CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu, UYGUN Parti Genel Lideri Akşener'i Ziyaret Etti

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Güzel Parti Genel Lideri Meral Akşener’i ziyaret etti.

DÜZGÜN Parti genel merkezindeki ziyaretin akabinde, iki genel lider ortak açıklama yaptı.

Kılıçdaroğlu, ekonomik gidişatın güzel olmadığını sav ederek, “Türk lirası harika paha kaybediyor ama tahlil üretecek organ yok Türkiye‘de. Olağanda Merkez Bankasının fiyat istikrarı ile uğraşması gerekirken Merkez Bankası fonksiyonunu bırakmış, Türk lirasının bedel kaybetmesine, dövizin yükselmesine seyirci olarak bakan bir kurum durumunda.” değerlendirmesinde bulundu.

Fiyat istikrarı konusunda yasal olarak yetkilendirilen kurumun, bu gidişata seyirci durumunda kalmaması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Müdahale edemiyor, müdahale araçları yok, rezervi yok, 128 milyar doları buharlaştırdılar, nereye gittiği hala belirli değil. Net rezervi eksi 35 milyar dolar.” sözlerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, ekonomik gidişata sessiz kalmanın gerçek olmadığını belirterek, “Çözüm üretsinler, iktisadın gidişi konusunda bir şeyler söylesinler diyoruz. Türk lirasının erimesini nasıl durduracaklar, bu hususta birisi çıkıp açıklama yapsın diyoruz. Karşımızda bir duvar var, açıklama yok.” dedi.

Ülkenin iktisadı konusunda sorumluluk hissettikleri için Akşener ile bir ortaya geldiklerini lisana getiren Kılıçdaroğlu, “Türk lirası eridikçe Türkiye, ekonomik standartların büsbütün altında fakir bir ülke görünümüne sahip oluyor. Her şeyi ucuzlamış, fabrikaları ucuzlamış, kurumları ucuzlamış, çok daha düşük bir dolarla tamamının satın alınabileceği tarafında bir algı ortaya çıkmış.” diye konuştu.

“Bir an evvel Türkiye’nin seçime gitmesi gerekiyor”

Kılıçdaroğlu, ülke iktisadının yönetilemediğini öne sürerek, şöyle devam etti:

“Kendilerine yeniden davet yapıyoruz. Yönetemediğinizi biliyoruz, yönetemiyorsunuz, ya Merkez Bankasının müdürü ol çık açıklama yap ya da ‘Merkez Bankasına müdahale etmeyi yanlışsız bulmuyorum’ diyorsan müdahale etme. Koskoca bir kurum, yalnızca Türkiye’de değil dünyada da itibarsızlaştırıldı. Kendisine açık ve net davette bulunuyorum, yönetemiyorsun, milletin sırtına daha fazla yük yükleme. Bu kadar yükü bu millet çekemez. Bir an evvel Türkiye’nin seçime gitmesi gerekiyor.”

-“Seçimden öteki deva yok”

Akşener ise ekonomik meselelere değinerek, gençlerin iş bulamadığı, üniversite mezunu gençlerin garsonluk yapmak için Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda’ya gitmek için yol bulmaya çalıştığını sav etti.

Bir müddettir yaptığı esnaf ziyaretlerini anımsatan Akşener, ekonomik tablo ve kaidelerin vatandaşı iddiaların ötesinde etkilediğini söyledi. Akşener, “Şahsım devletinin bu partili cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ülkemizi ‘uçuracak, kaçıracak’ telaffuzlarının dışında tam bilakis yere çaktı.” diye konuştu.

Dolar kuruna dikkati çeken Akşener, şunları kaydetti:

“Ekonomi kitabı yazıp, onunla övünen ve devleti kendinin gören bir hükümet sisteminin, bir kişinin kararına, hislerine, hislerine, bilgisine, görgüsüne bağlı bir hükümet sisteminin Türkiye’yi getirdiği nokta ortada. Vatandaşlarımızın, milletimizin kederine tahlil üretmek için iktisat kurmaylarımızın bir ortaya gelmesine karar verdik. Millet İttifakı’nın iki bileşeni olarak, başka siyasi partilerimizin de iştirak göstermeleri halinde daha büyüyerek, bu sistemi götürmemiz mümkün lakin bugün prestijiyle CHP ve GÜZEL Parti’nin iktisat kurmayları bir ortaya gelip çalışacaklar.”

Akşener, erken seçimle ilgili olarak, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun acil seçim, çabucak seçim davetine katılıyorum. Zira seçimden öbür deva yok.” tabirini kullandı.

Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yaptığı “memleket masasını toplaması” davetini anımsatarak, “Bugün bu çağrıyı yapmam lazım lakin o günden ağzım yandı, inanılmaz hakarete uğradım. Artık yolun sonu görünmüştür. Bütün bunların ortadan kalkmasının yolu seçimin yapılması. Hür, bağımsız ve tarafsız bir biçimde seçimlerin yapılıp, milletimiz kimi tercih ediyorsa ona hürmet duymanın yolunu açıp, seçimlerin yapılması lazım. Sayın Kılıçdaroğlu’na katılıyorum.” sözlerini kullandı.

Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faiz konusundaki açıklamalarına ve Merkez Bankasının yarın açıklayacağı faiz kararını bağımsız olarak alıp alamayacağına ait soruya Kılıçdaroğlu, “Merkez Bankası müdürü Sayın Erdoğan konuşmuş, artık durması lazım. Bu millete acıyın bari. ‘Bu işin kitabını yazdım.’ diyor. Sen bırak kitabı kardeşim, milletin defterini dürdün sen.” karşılığını verdi.

Kılıçdaroğlu, ülkenin daha büyük acılar yaşamasını istemediklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Şunları, şunları yapın’ diye yol yöntem öneriyoruz. Hala Merkez Bankasına müdahale ediyor. Al kardeşim onu, direkt doğruya Merkez Bankasını kendine bağla. Merkez Bankasının prestijini sıfırladılar, Türkiye’nin de prestijini sıfırladılar. Türk lirası ulusal prestijimiz değil miydi? Bakın bankalara, bankalardaki mevduatın yarısından fazlası yabancı döviz. Hani bunlar ulusaldı, hani bunlar yerliydi? Doları olan kazanıyor, Türk lirasına sahip olan da kaybediyor. Hasebiyle bunların artık bu ülkeyi yönetme kapasiteleri yok, bilgileri yok, birikimleri yok. Bir an evvel hükümetten çekilsinler, ‘Yönetemiyoruz’ desinler, bu millete daha fazla acı çektirmesinler.”

Akşener birebir soruya, “Merkez Bankası Lideri, yazlık ve kışlık olarak değiştiği için ömrünü doldurmuş üzere görünüyor. Tahminen Sayın Elvan’ı umarım istiskal etmeden vazifesinden kenara koyar. Zira o yapının içinde dürüst bildiğimiz insandır Sayın Maliye Bakanı. Unsurların ve hukukun dışında ‘ben ne dersem o olur kardeşim’ diyen bir mantık varsa Sayın Erdoğan’ın bu konuşmalarının hiçbirini yadırgamak mümkün değil.” cevabını verdi.

-“Hangi oranı getirirlerse getirsinler”

Cumhurbaşkanı seçilebilmek için 50+1 koşulu tartışmalarıyla ilgili soru üzerine Kılıçdaroğlu, “Hangi oranı getirirlerse getirsinler bu millet bunlardan bıktı. 50+1, 20+1, 10+1 bilmem neyi getiriyorlarsa getirsinler bunlar artık gidici. Gideceklerini görüyorlar. Ülkeyi yönetmeliklerini herkes biliyor. Saygınlıkları, prestijleri kalmadı. Milletin ortasına çıkamıyorlar.” argümanında bulundu.

Akşener de “Seçilemeyeceklerini gören bir siyasi iktidarın hangi yolu açıp, hangi yolla kendime tekrar seçim kazandırabilirim telaşı var. Bu çok büyük bir tasa.” sözünü kullandı.