Etraf Ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum: "Konutlar, Zelzelenin Yıl Dönümünde Teslim Edilemeye Başlanacak"

İZMİR (İHA) – Etraf ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum : “Konutlar, zelzelenin yıl dönümünde teslim edilemeye başlanacak”

“2053 yılında net sıfır emisyon”

İZMİR – İzmir Katip Çelebi Üniversitesinde kendisine fahri doktora takdim edilen merasimde konuşan Etraf ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, sarsıntı konutlarının İzmir zelzelesinin yıl dönümünde teslim edilmeye başlanacağını duyurdu. Bakan Kurum, 2053 yılında net sıfır emisyon ile yeşil kalkınma maksadını tüm dünyaya ilan ettiklerini tabir ederek, Paris İklim Mutabakatının da TBMM’de onaylandığını söyledi.

İzmir sarsıntısında ortaya koyduğu gayretler ve çalışmalar için Etraf ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a fahri doktora unvanı takdim edilmesine karar İzmir Katip Çelebi Üniversitesinde, fahri doktora takdim merasimi düzenlendi. Merasime Etraf ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yanı sıra İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, milletvekilleri de katıldı.

Kelamlarına 30 Ekim 2020’de yaşanan İzmir zelzelesinin yıldönümünün yaklaştığını hatırlatarak başlayan Etraf ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “İzmir’de yaşanan zelzelenin birinci anından bugüne kadar İzmirli kardeşlerimizin, depremzede kardeşlerimizin yaralarını sarmak için çaba gösterdik. Uzun müddet kardeşlerimizle birlikte olduk. Ortadan 1 yıl geçmiş olmasına karşın daima bir ayağımız burada oldu. İzmir Valimizle, milletvekillerimizle, mesai arkadaşlarımızla proje çalışmalarını takip ettik. Fırsat buldukça geldik, projelerimizi yerinde inceledik. Bugün hamdolsun, 5 bin 66 konutumuz ve 369 dükkanımızın inşaatları tüm süratiyle yükseliyor. Tıpkı Elazığ ve Malatya’da olduğu üzere İzmir’de de Kasım ayı içerisinde sarsıntının 1. yıl dönümünde Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle; merkezde 7 proje alanında bin 701 bağımsız kısımdan 749’unu depremzede kardeşlerimize teslim edeceğiz. Kalan bağımsız kısımları de yılsonunda teslim edeceğiz” dedi.

“Buhranların tahlili bizdedir”

Anadolu topraklarının tarih boyunca tıptan hukuka, matematikten coğrafyaya, astronomiden mühendisliğe kadar tüm alanlarda bilimsel çalışmaların merkezi olduğunu belirten Kurum, “Bu topraklar; yetiştirdiği bilim insanları, ürettiği bilimle medeniyetimizin mihenk taşı olmuştur. Bilginin etrafında yükselen kıymetlerimiz, kadim kentlerimizden tüm dünyaya yayıldı, kozmik kıymetler olarak tüm insanlığın kabulünü gördü. Artık bu kıymetleri tekrar insanlığın hizmetine sunma vaktidir. Dünyanın içinde bulunduğu savaş, göç, ekonomik kriz, salgın ve iklim krizi üzere buhranların tahlili de bizdedir. Tarih bunun şahididir. İnşallah daima birlikte; devletimizle, milletimizle, eğitim kurumlarımızla, yetişmiş akademisyen takımlarımızla, gelecek vadeden siz gençlerimizle elimizden gelen tüm uğraşı göstereceğiz ve insanlığa hizmet edeceğiz” dedi.

“Kitabın ve ilmin ışığında Türkiye’nin geleceğine istikamet vereceksiniz”

Yeryüzündeki tüm mağdurlara, mazlumlara ve insanlığa hizmetin anahtarının Türkiye’nin büyümesi olduğunu söyleyen Kurum, “Türkiye’nin büyümesinin yolu da üniversitelerimizin kalitesinden geçmektedir. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde; son 20 yılda eğitime, öğretime, üniversitelerimize çok büyük katkılar yaptık, en kalıcı eğitim ataklarını bir bir gerçekleştirdik. Hamdolsun, 2002 yılında 76 olan kamu ve vakıf üniversite sayımızı 207’ye çıkardık. Türkiye’de her vilayetimizin kendi üniversitesinin olmasını sağladık. Üniversite sayısındaki artışla birlikte akademik işçi sayımızı da 70 binden 180 binin üzerine çıkardık. İzmir Katip Çelebi Üniversitemiz bundan tam 11 yıl evvel kuruldu. Şimdi çok yeni, çok genç bir üniversite. Buna karşın üniversitemiz; 11 yıl üzere kısa bir müddette, 14 fakülte, 24 araştırma merkezi, 17 bin öğrencisi ve 1.110 akademisyeni ile hem İzmir’imizin hem de ülkemizin akademik hayatına çok değerli katkılar sağlamaktadır. Üniversitemize ismini veren Katip Çelebi, ‘Kitaptan ve ilimden hoş dost yoktur’ der. Sizler; kitabın ve ilmin ışığında Türkiye’nin geleceğine istikamet vereceksiniz. Ne diyor Yunus Emre’miz; ‘İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsen bu kaç okumaktır’. Aslında Yunus Emre, bu kelamıyla bizlere eğitimin asıl gayesinin, kendini geliştirmek, kendini keşfetmek olduğunu söylüyor. Bu manada sizden; kendi hayatınız, aileleriniz, milletimiz için, ülkemizin geleceği için; başarılı bir gelecek ve uzmanlaşma bekliyoruz. Sizlerin de azim ve uğraşla çalışacağına da yürekten inanıyoruz. Biz istiyoruz ki gençlerimiz her daim kendini tanısın, ilmin yanında olduğu üzere Hakk’ın ve adaletin de yanında olsun. İnançla, şefkatle, hamasetle ilmin ve hakikatin peşinden koşsun. Mutlak bilgiye ve muvaffakiyete bu biçimde ulaşacağınızdan asla kuşku etmeyin” sözlerini kullandı.

“2053 net sıfır emisyon”

Türkiye’nin dört bir yanında gençlerle buluştuklarını da belirten Murat Kurum, “Her buluşmamızda gençlerimizden yeni bir şey öğreniyoruz. Sizlerden aldığımız güç, güç ve heyecan bizim kararlılığımızı artırıyor. Bakanlık olarak; ‘Çevreye Saygılı İklim Dostu Şehirler’ gayesiyle toplumsal konuttan millet bahçelerine, kentsel dönüşümden sıfır atığa, iklim değişikliğinden ekolojik koridorlara, altyapı ve üst yapı çalışmalarından etraf yatırımlarına kadar her geçen gün yeni bir proje başlatıyoruz. Artık dünya yalnızca etraf ve şehircilikte değil; insanlığı ilgilendiren tüm alanlarda yeni bir periyodu, yeni bir süreci; ‘Yeşil Kalkınma İhtilali’ni yaşamaktadır. Ben, gençlerimizin bu süreci yakından takip ettiğini çok yeterli biliyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız, BM Genel Şurasında yaptığı konuşmada Türkiye’nin Paris Muahedesine taraf olarak iklim kriziyle çabada yeni bir süreci başlatacağımızı duyurdular. 2053 net sıfır emisyon ile yeşil kalkınma amacımızı bütün dünyaya ilan ettiler. Paris İklim Muahedesi, meclisimiz tarafından onaylandı. Ülke olarak bu yeni periyotta kentlerimizin iklim dostu yeşil dönüşümünü tamamlayacak tüm adımları daha da güçlendirerek atmaya devam edeceğiz. Katma bedeli yüksek iklim ve etraf dostu projeler, uygulamalar üretiyoruz, her alanda istihdamı bilhassa de genç istihdamı artırıyoruz. Sıfır atık hareketimizle yeşil kalkınmaya, yeşil iktisada uyumlu bir üretim-atık modeli oluşturuyor, döngüsel ekonomiyi daha da güçlendiriyoruz. 400 millet bahçemizle, ekolojik koridorlarımızla kentlerimizdeki yeşil altyapıyı güçlendiriyoruz, nitelikli yutak alanlarımızı artırıyoruz. Ulusal kalkınma atağımızın sürdürülebilirliği için tüm alanlarda, tüm kesimlerde yenilenebilir enerjiyi aktif hale getiriyoruz. Ülkemizi tarımdan endüstriye, ticaretten sıhhate her alanda global rekabette daha üst sıralara taşıyacak stratejik adımları bir bir atıyoruz. Zira biz ülke olarak yeşil dönüşüme maruz kalan değil; tesir eden, yöneten, liderlik eden bir ülke olmak istiyoruz. Cumhurbaşkanımız ne vakit yeşil kalkınma ihtilalinden bahsetse bunu daima gençlerimizle başaracağımızı tabir ediyor. Bu yolda başarılı olmak için tüm imkanlara; bilgiye, nitelikli insan kaynağına, teknolojiye, her şeye sahibiz. İşte tam da bu noktada, bu yeni periyotta, sizlere, genç ve üretken beyinlere çok lakin çok gereksinimimiz var. Zira biz; Cumhurbaşkanımızın ilan ettiği 2053 yılı net sıfır emisyon maksadımız gençlerimizle, sizlerle birlikte gerçekleştireceğiz. Şunu çok güzel biliyoruz ki; iklim değişikliği, sıfır atık projesi ve tabiat müdafaa noktasında gençlerimiz çok daha şuurlu ve çok daha istekli. İstiyoruz ki tüm projelerimizde olduğu üzere bilhassa global iklim değişikliğiyle gayrette birlikte hareket edelim, ülkemizin yeşil dönüşümünü, üniversitelerimizin yeşil dönüşümünü daima birlikte gerçekleştirelim” tabirlerini kullandı.

“Tüm projelerimizin odak noktasında gençler var”

Bakanlık olarak; tüm proje ve çalışmalarının odak noktasına her vakit gençlerimizi aldıklarını lisana getiren Kurum, “Bu manada 2021 yılının başında; Bakanlığımıza bağlı tüm kurumlarda istihdam edilecek teknik çalışanın yüzde 20’sinin yeni mezun olan gençlerden oluşması kuralını getirmiştik. Bakın artık buralarda binlerce gencimiz çalışıyor. Hem çalışıyor hem de deneyim kazanıyor. Türkiye’nin güçlü kentlerini gençlerimiz inşa ediyor, etrafımızı ve tabiatımızı genç arkadaşlarımız koruyor. Sözlerimin başında da söz ettim. Türkiye’nin büyümesinin anahtarı sizlersiniz. İnsanlığın umudu sizlersiniz. Sizlerin çabaları ve çalışmalarıyla üniversitelerimizde başarılı bir eğitim-öğretim devrini geride bırakacağımıza yürekten inanıyorum” dedi.

Zelzelenin yaşandığı birinci dakikalardan itibaren devletin İzmir’e tüm gücüyle yardım ettiğine değinen İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, “Deprem yaşandığı andan itibaren devletin kudretini en ücra noktalara kadar hissettik. Ben zelzele alanına ulaşana kadar Sayın Cumhurbaşkanımız beni 2 kere aradılar, durumu sordular. Bakanımız bir kaç saat sonra yanımıza geldiler. O zahmetli süreçte devletimiz burada varlığını gösterdi” diye konuştu.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ise “Senatomuz Sayın Bakanımıza İzmir zelzelesinde ortaya koydukları insanüstü çabaları için doktora dokümanı takdimi kararını aldı. Kendilerini daha evvel de üniversitemizde konuk etmiştik ve üniversitemizin iş ve süreçlerinde dayanaklarını daima yanımızda hissettik” formunda konuştu.

Konuşmaların akabinde Etraf ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a fahri doktora unvanı takdim edildi.