Milyonlarca yıl boyunca dünya üzerinde karar sürmüş olan devasa yaratıklar, iklim değişikliği üzere nedenlerden yok oldular. Tarih öncesi devirlerden dev tembel hayvan ya da yünlü gergedan üzere kimileri nispeten daha az saldırgandı. Kılıç dişli kaplan ve Glypton üzere öbürleri ise hayli büyüktü ve vahim imgeleriyle etraflarına dehşet saçıyordu. Gelin birlikte geçmişin bu tehlikeli ve devasa yaratıklarını inceleyelim. 👇
Kaynak: https://allthatsinteresting.com/prehi…
Tarih öncesi periyotlarda Dünya’nın hakimi dinozorlardı.
Çok farklı cinsleri olsa da, değişen iklim yahut hastalık nedeniyle hepsi emsal hallerde yok oldular. Bugün, onlar yalnızca eski güçlerinin bir göstergesi olarak fosilleri ile varlar. Fakat hiç kuşku yok ki, şu anda var olsalardı bu tarih öncesi hayvanlar bize tıpkı birinci insanlara endişe saldıkları üzere dehşet verirdi. Dinozorlar yok olmuş olsalar da bugün benzeri çeşitleri hala hayatta. Günümüzde evrimleşmiş dinozor soyları hala hayvanlar aleminin büyük bir modülünü oluşturuyor. Vakit içerisinde boyutları küçülse de günümüze kadar gelmişler.
1. Glyptodon
Bulunan fosiller üzerinde yapılan çalışmalara nazaran, 5.3 milyon ila 11 bin 700 yıl evvel, “yivli diş” manasına gelen Gliptodon ismi verilen tuhaf bir yaratığın dünyada olduğu iddia ediliyor.
Kemikleri çok kalın ve güçlüydü.
3.5 metre uzunluğunda ve 4 bin kilo tartısındaki bu dev Armadillo tipi günümüzdeki Kuzey ve Güney Amerika bölgelerinde yaşıyordu. Glyiptodonun güçlü bir kuyruğu ve kemikli levhalardan oluşan zırhlı bir sırtı vardı. Bir otoburdu, çoğunlukla ot yerdi. İnsanlara saldırmazdı lakin dinozorlar ortasında hayli güçlüydü ve saldırmaktan çekinmiyordu.
2. Titanoboa
13 metre uzunluğunda ve yaklaşık 1.25 ton yükünde bir yılan hayal edin.
By yılanlar 60 milyon yıl evvel gerçeklerdi. Dinozorların kuşağının tükenmesinden sonra süratle günümüz Güney Amerika’nın tropikal ormanlarına hakim oldu. Kaplumbağa ve timsahları avlamak için suyun altında saklanıyor ve ezerek avını öldürüyordu. 2002 yılında Kolombiyalı bir bilim insanı tarafından yağmur ormanının içinde bu fosili bulundu.
Bu devasa yılanlar etçildi.
Tüm buluntular ortasında bir özelliği göze çarpıyordu. Büyük bir omura sahiplerdi. Sonunda, 28 devasa yılanın kalıntılarını buldular. Yılanlar ağızlarındaki kasları kurbanının kemiklerini kırarak öldürmek için kullanıyordu ve kafatasları ekseriyetle bu yüzden vakitle parçalanıyordu.
3. Megatherium
4 metre uzunluğu ve 4 ton yükü ile, isminden de anlaşılacağı üzere Megatheriumlar periyotlarının devleriydi. Arjantin, Uruguay ve Bolivya’da bulunan fosiller 400 bin ila 8 bin yıl evvel yaşadıklarını gösteriyor.
Amazon ormanlarında yaşadıkları da düşünülüyor.
Yapılan araştırmalar fecî pençeleri olduğunu gösteriyor, fakat dişlerinin kimyasal tahlilleri ise büyük ölçüde yaprak ve bitki yedikleri sonucuna vardı. Yani yüksek ihtimalle otçullardı. Neden yok oldukları ise tam olarak anlaşılamıyor.
4. Deinosuchus
Olgun bir muz kadar büyük dişlere sahip olan bu dinozorun 72 ila 83 milyon yıl evvel yaşadığı düşünülüyor. Bu dev timsahlar çoğunlukla deniz kaplumbağaları ve kabuklu deniz hayvanları ile besleniyordu lakin bazen Appalachiosaurus montgomeriensis ve Albertosaurus üzere T-rex’ler ile savaştıkları ve birbirlerini ısırdıkları fosillerde açıkça görülüyor.
5. Ursus Spelaeus
Günümüzdeki ayılara epey benzeyen bu hayvanlar da tıpkı birçoğu üzere otçuldu. Tekrar de yaşayan birinci insanları epeyce korkutmayı başarmışlardı. Bilim insanları, insanların Urus Spelaeus ile ne kadar etkileşime girdiğinden tam olarak emin değil, lakin kimi şaşırtan ipuçları da mevcut. Örneğin İsviçre’nin Drachenloch kentinde araştırmacılar, mağaraların önünde bu hayvanlara ilişkin 7 kafatası ve mağara oyuklarına sıkışmış 6 kafatası daha buldu.
Kafataslarının bir fotoğrafı 👇
Bu fosil yaklaşık 22 milyon yıl yaşında.
6. Megalania Prisca
Bugünün Komodo Ejderhaları 150 kg tartıya sahip olabilir, lakin ataları Megalania prisca, Varanus priscus yahut Dev Monitör Kertenkelesi olarak da bilnen bu dinozorlar 500 ila 4 bin kg ağırlığındaydı. İki milyon ila 40 milyon yıl evvel, bu korkutucu yaratıklar günümüz doğu Avustralya’sında karar sürüyordu. Muhtemelen kangurular, filler ve kaplumbağalar da dahil olmak üzere çok çeşitli hayvanlarla beslendikleri düşünülüyor.
Dünyada yaşadığı bilinen en büyük kertenkele olma unvanına sahipler.
Avlarını öldürmek için büyüklüklerini kullanırlardı. Lakin M. Priscaların bir silahı daha vardı: zehirli tükürük. Bilim insanları bu dev kertenkeleye benzeyen cinsin avlarını öldürmek için alt çenelerindeki bezlerden salgılanan bir tıp zehir kullandıklarına inanıyor. Zehirli tükürüğü bir insanı da çarçabuk öldürebilirdi.
7. Entelodont
Bu hayvanlar ise cehennem domuzları olarak isimlendiriliyordu. Bir insan bileği kalınlığındaki dişleri, birbirleriyle yahut başka hayvanlarla arbede etmek için yüzlerinde bulunan koca kemikleri ve toynakları vardı. Yunanca “düşman dişler” manasına gelen Daeodon ismi verilen cinslerinin en büyüğü 2 bin kg ağırlığındaydı.
Fosilinin imajından ötürü bir dinozor çeşidi olup olmadıkları hala araştırılıyor.
Cehennem domuzlarının Moğolistan’dan süratle Avrupa’ya ve hatta Kuzey Amerika’ya yayıldığı düşünülüyor. Arkeologlar Entelodont fosillerini Nebraska, Wyoming ve Güney Dakota üzere yerlerde buldular. Muhtemelen omnivorlardı. Birinci elden öldürmemiş olsalar bile, onları korkutup avlarını yemeden evvel başka hayvanların öldürmesini beklerlerdi.
8. Smilodon
Belki de bu listedeki en ünlü tarih öncesi hayvan Smilodon yahut öteki ismi ile kılıç dişli kedi. Çarpıcı köpek dişleri ona bilhassa korkutucu bir görünüm veriyor. Smilodon, 2,5 milyon ila 11 bin 700 yıl evvel yaşadı ve Kuzey ve Güney Amerika ormanlarını doldurdu. Kedinin tipine bağlı olarak boyutları değişiyormuş üzere görünüyor.
Bu büyük kedilerin en tuhaf özelliği ise şaşırtan bir halde güçsüz dişlere sahip olmaları.
Smilodonların Similodon gracilis, Smilodon fatalis ve Smilodon populator olarak 3 başka tipi vardı. Lakin yakın vakitte keşfedilen bir Smilodon popülatör fosili, kedinin çok daha büyük olabileceğini öne sürüyor. Başının büyüklüğüne nazaran araştırmacılar en az 2 bin kilo tartısında olabileceğini tez ediyor. Dişleri hayli dehşetli görünse de çarçabuk kırılıyordu.
9. Dire kurtları
Game Of Thrones dizisini izlemiş iseniz, kimi karakterlerin fecî bir kurt sahibi olduğunu biliyorsunuzdur. İşte o kurtlar Dire kurtlarının ta kendisi. Şovda bu kurtlar iri, yırtıcı ve sadık olarak tasvir ediliyor. Onlar gerçek birer eski hayvanlardı. Canis dirus yahut “korkunç köpekler’ olarak da isimlendirilirler. Günümüzdeki Kuzey ve Güney Amerika bölgelerinde yaklaşık 125 milyon yıl evvel yaşadılar.
Gri kurtlara benzeseler de, Dire kurtları genetik olarak farklı özelliklere sahip.
Normal kurtlardan çok daha büyüklerdi ve daha kırmızımsı bir kürke sahiptiler. Kaliforniya’daki La Brea Katran Çukurlarında bugüne kadar binlerce dehşetli kurt iskeleti bulundu. Bu dehşetli kurtların çoklukla avlarını biraz fazla coşkuyla kovaladıkları esnada katrana yakalandıkları düşünülüyor.
10. Gigantopithecus
Koca ayak olarak da bilinen bu tıbbın çok az fosili var ve sahip oldukları fosiller çoğunlukla dişlerden ve çene modüllerinden oluşuyor. Bununla birlikte, araştırmacılar bundan bile çarpıcı sonuçlar çıkardı.
Bu maymunların yaklaşık 5 metre uzunluğunda ve neredeyse 600 kg yükünde olabileceğine inanıyorlar. Günümüz orangutanlarının beklenen bir atası olarak sayılıyorlar. Yaklaşık 100 bin yıl evvel, şimdi kuşağı tükenmemişken Güneydoğu Asya’da 9 milyon yıl boyunca yaşadıkları iddia ediliyor.
Bu maymunlar da otçuldu.
Dişlerinin sayısı epeyce fazla ve keskin, lakin araştırmacılar onun da muhtemelen otçul olduğunu düşünüyorlar. Bu eski hayvanlar bitkiler, meyveler, tohumlar ve bambu ile beslenmiş.
Aslında, 1935’e dek onlara dair hiçbir ize rastlanmamıştı. Sonra Gustav Koenigswald isminde bir Alman paleontolog Çin’de maymuna ilişkin birtakım dişlere rastladı.
11. Wooly Rhinoceros
Bu yünlü gergedanlar günümüz gergedanlarına çok benziyordu. Tek fark 6 metre uzunluğunda ve 3 ton tartısında olmalarıydı. Ayrıyeten gözleri ortasında bir büyük ön boynuz ve bir küçük boynuz olmak üzere iki boynuzları vardı.
Birkaç istikametten günümüzdekilerden daha farklılar. Daha uzun başları, vücutları ve daha kısa bacakları vardı. Omzunun ardında boynuzlarını desteklemeye yardımcı olması olası büyük bir kambur vardı. Ve elbette, kürkleri vardı.
14 milyon yıl evvel yok oldular.
Mamutlar listedeki en eski tıp. Fosilleri İspanya, Sibirya ve Güney Kore’de bulundu. Bu nedenle, bizonlar kadar olmasa da eski mağara fotoğraflarında görülüyorlar. Şayet iklim değişikliği binlerce yıl evvel yok olmalarına sebep olan şey ise, bugün yine meydana gelecek olan bir iklim değişikliği onu bir biçimde yeniden canlandırabilir. Sırbistan’da eriyen bir permafrost, yünlü olanlar da dahil olmak üzere bir dizi güzel korunmuş Buz Evresi yaratığını ortaya çıkardı. 2020’de doğu Sibirya’daki yerliler, eriyen buzda genç bir yünlü gergedanın donmuş gövdesine rastladılar. Donmuş toprak, eski hayvanın bağırsaklarını, kürkünü ve hatta boynuzunu korumuştu.
