ABD yönetimi Huawei ve Hikvision gibi Çinli şirketlerin nihai sahibinin Çin ordusu olduğuna kanaat getirdi

Alexandra Alper / Idrees Ali

WASHINGTON, 25 Haziran (Reuters) – Trump yönetimi dünyanın başlıca telekom şirketlerinden Huawei Technologies HWT.UL ve görüntü işleme şirketi Hikvision 002415.SZ gibi Çinli şirketlerin nihai olarak Çin ordusunun kontrolünde olduğuna kanaat getirerek yeni yaptırımların temelini attı.

Washington, ulusal güvenlikle ilgili endişelerden dolayı geçen yıl Huawei ve Hikvision’ı ticari kara listeye aldı ve yakın olduğu ülkelerin 5G iletişim şebekelerine Huawei ekipman kurmaması için uluslararası bir çalışma başlattı.

Göz Atın

Binance’den Binance TR’ye Transfer Kalktı Mı

Finans Piyasalarında Yanıltıcı Emir Nedir? (Spoofing)

Reuters daha önce ABD Savunma Bakanlığı tarafından hazırlanan ve ABD’de faaliyet gösteren 20 Çinli şirketi Çin ordusundan destek alan kuruluş olarak sıralayan bir belgeyi haber yapmıştı.

Bu belgede China Mobile Communications Group 0941.HK , China Telecommunications Corp CTTTC.UL ve uçak üreticisi Aviation Industry Corp of China (AVIC) SASADY.UL şirketi de bulunuyordu.

Pentagon’un yaptığı bu nitelemeler doğrudan bir cezai yaptırım getirmiyor. Ancak yasaya göre ABD Başkanı Donald Trump listedeki bu şirketlerin ülkedeki mal varlıklarını dondurmayı da kapsayan yaptırımları hayata geçirebilir.

Hikvision, iddiaları “mesnetsiz” olarak niteleyip, şirketin “Çin askeri şirketi” olmadığını ve asla askeri uygulamalar için ArGe çalışmalarında bulunmadığını açıkladı. Hikvision, meseleyi çözmek için ABD hükümetiyle çalışacağını da belirtti.

Huawei, China Mobile, China Telecom, AVIC ve Washington’dkai Çin büyükelçiliği sorulara cevap vermedi.

ABD’deki birçok siyasetçi Çin ile ticaret geriliminin artmasıyla birlikte Pentagon’un tuttuğu listeyi yayımlamasını istemişti.

Beyaz Saray listedeki şirketlere yaptırım uygulayıp uygulamayacağı sorusuna cevap vermedi. Ancak üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, “listenin uzayabileceği de göz önüne alındığında ABD devleti, şirketleri, yatırımcıları, akademik kurumları ve benzer endişeleri paylaşan ortakların bu kuruluşlarla ortaklık kurarken gerekli incelemeyi yapabilmesi için kullanışlı bir araç” olduğunu ifade etti.

(Haberi çeviren Oben Mumcuoglu; Redaksiyon Can Sezer)