Bingöl’ün Karacehennem Ormanları’nda Ağaç Kesitleri 6. Gününde

Bingöl‘ün Karlıova ilçesindeki Karacehennem Ormanı’nında ağaç bölümleri 6. gününde de sürüyor. Kesim yapılan alana girmek isteyen bölge halkı ‘güvenlik’ gerekçesiyle alana alınmazken Bingöl Orman İşletme Müdürü, bölümler hakkında ormanda ‘gençleştirme’ yapıldığını savundu. Bölge halkı ağaç kesitlerine ‘”Ormanın kesilmesi nefesimizin kesilmesidir” diyerek reaksiyon gösterdi.

Karacehennem Ormanları’nda 6 Ekim sabahı hızar sesleriyle ormanda kesim yapılmaya başlandığını öğrenen köylüler bir ortaya gelerek alana yürümek istedi. Lakin köylülerin ormanlık alana girişleri asker ve korucular tarafından “güvenlik” münasebeti ile engellendi.

Yeşil Gazete’den Fırat Bulut’un haberine nazaran, kesim alanına girişlerine müsaade verilmeyen Kızılağaç ve Yiğitler köylüleri, askeri yetkililerle görüşmelerinden olumlu sonuç alamayınca bir heyet oluşturarak Bingöl Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri ile görüştü. Bingöl Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileriyle görüşen heyetin içerisinde yer alan Kızılağaç köyünden Metin Çelikbilek, ağaç kısmı konusunun Meclis gündemine kadar taşındığını belirterek şunları söyledi:

“Bizler görüşüyoruz, sesimizi duyurmaya çalışıyoruz lakin bu süreçte orman gidiyor, odun yüklü kamyonlar gidiyor. Orman İşletme Müdürü bize tıraşlama dedi lakin bölgeye girişlere müsaade verilmediği için ormanda neler yapıldığını bilmiyoruz.”

35 hektarla sonlu kalamayacak tezi

“Kesim alanına girişlere müsaade verilmediğini, bunun da korkuları arttırdığını söyledik. Köylülerin de sürece dahil edilmesini istedik. Kısmın güvenlik nedeniyle yapıldığı, 35 hektarlık alanla sonlu kalınmayacağı üzere çeşitli argümanlar var. Bütün bunlar görüşmede lisana geldi. ‘Hayır düzgünleştirme yapılacak’ deniliyor. Alana girişlere müsaade verilmediği için ne olup bittiğini bilmiyoruz. Görüşmeler yapıyoruz lakin bir sonuç alamıyoruz.”

“AKP’nin ikiyüzlü siyasetini gösteriyor”

TBMM Genel Kurulu’nda oy birliği ile kabul edilen Paris İklim Anlaşması’nı hatırlatan HDP Bingöl Milletvekili Erdal Aydemir ise ‘’Aynı günün sabahı ağaç kısmına başlanması AKP’nin ikiyüzlü, ikircikli siyasetlerini ortaya koyuyor’’ kelamları ile yansısını gösterdi.

Orman kesitinin doğuracağı sonuçların siyaset üstü olduğunu ve bütün Bingöl’ü ilgilendirdiği tabir eden Aydemir, meclise soru önergesi verdiğini ve 10 Eylül’de TBMM Plan ve Bütçe Komitesi Lideri Cevdet Yılmaz’a mevzuyu ilettiğini belirtti. Davetlerine olumlu dönüş yapılmadığını aktaran Aydemir, orman kesitinin köylüler ve bölge için doğuracağı olumsuz sonuçlara dikkat çekti.

“Gençleştirme yapıyoruz”

35 hektarlık bir alanda kurumuş, tahribata uğramış kısımları temizleyerek gençleştirme çalışması yaptıklarını savunan Orman İşletme Müdürü İbrahim Bor

Ağaç bölümlerinin ‘ormanı canlandırmak’ için yapıldığını aktaran Bor, “Bizim kesim yaptığımız alanda meşe yok, tahrip edilmiş bir alan. Biz orada bir canlandırma yapıyoruz. Yaşını dolduran ağaçları temizleyip gençleştirmeye tabi tutuyoruz. Köylülerin de istediği budur. Biz işimizi yapıyoruz. Herkes gidip bakabilir kesim yapılan alana. Bizim takımlarımız orada bir canlandırma bölümü yapıyorlar, gençleştirme için, farklı bir durum yok” dedi.

“İhale süreci mevzuata uygun yapıldı”

Ağaç kesim ihalesine ait, müteahhit firmanın ismini paylaşmayan Bor, ihalenin açık ve sürecin ihale mevzuatına nazaran yapıldığını lisana getirerek şunları söyledi:

“Köylü kesim isterse köylünün hakkıdır, köylü istemiyorsa açık ihale yapılır. Türkiye’nin her yerinden herkes ihaleye girebilir. 4 Ekim’de ihale yapıldı. Köylünün bilgisi olmadan muhtara yazı yazmadan ihale süreci başlatılmaz. Şu an bizde devam eden çok fazla ihale var aslında ihale var, evrakları mevcut, lakin kim hangi ihaleyi almış bilemeyiz.”

Orman İşletme Müdürü ihalenin mevzuata uygun yapıldığını öne sürüyor lakin ihale Elektronik Kamu Alımları Platformu‘na (EKAP) bildirilmediği için ihalenin kime verildiği bilgisine ulaşılmıyor.

“Bu ihale iptal edilsin kesitler bir an evvel durdurulsun”

Bingöl Karlıova Kızılağaç Aynık Köyleri Derneği (AYKI-DER) Lideri Fatih Bor, bütün vekiller ve yetkililerle daima irtibat halinde olduklarını belirterek ormanlara sahip çıkılması için davet yaptı:

“Gerekçe ne olursa olsun mutlaka bölgemizde yaşanan kuraklıktan ve tüm köylerimizin geçim kaynağı olan hayvancılıktan ötürü tabiatımıza sahip çıkmayı ve sesimizin tüm hassas kamuoyuna duyurmak ve takviyelerini almak istiyoruz.’’

“Bölgenin yaşanmaz bir hale geleceği, insanlarımızın güç durumda kalacağı aşikardır. Bu tıp dayatmalar ve ihale kanuna karşıt. Bu ihalenin iptal edilip bölümlerin bir an evvel durdurulmasını, yetkililerin bir iki müteahhittin rantı için değil halkın faydasına karar almasını bekliyoruz.”

‘Ormanın kesilmesi nefesimizin kesilmesidir’

Ağaçların kesilmesi kararına “Erkeklerin ormanı, yalnızca rant yahut odun olarak bayanların ise ormanı kendi ömürleri üzere gördüğünü” söyleyen Çatak(Çartax) köyünden bayanlar, orman kesitinin durdurulmasını istedi. Ağaçların kesilmesine istek göstermeyeceklerini tabir eden 63 yaşındaki Mevluda Ana reaksiyonunu şu sözlerle lisana getirdi:

“Bizim yaşamışımız, geçimimiz, hayvanlarımız her şeyimiz bu ormandır. Devletin ağaçlarımızı kesmesini istemiyoruz. Anneler olarak canımızı bile vermeyi göze alırız. Gerekirse bayan, çocuk, erkek bütün köy toplanıp Karacehennem’e gidip ağaçlara kendimizi bağlar, açlıktan susuzluktan ölürüz ancak ormanın kesilmesine razı gelemeyiz. Ormanın kesilmesi hayatımızın kesilmesidir, nefesimizin kesilmesidir”

“O kadar kamyon budanacak ağacı mı taşıdı?”

“Orada budanacak ağaç yok, hepsi fidandır, gençleştirme yapılacak ağaç yok orda kimse bizi kandırmasın. Madem gençleştirme yapıyorlar bize göstersinler. 40 yıldır bu köyde yaşıyoruz biz kendimiz kıyamadık kesmeye mecburi gereksinimlerimiz olduğunda bir traktör kestiğimizde vicdan azabı çektik, bu ormanları biz koruduk. Bütün engellemelere karşın bizim hayatımız bu ormanın içinde geçti. Gençleştirme yapılacak ağaç yok orda. Var diyorlarsa gelsinler bize göstersinler. Geçen gece sabaha kadar Karacehennem’den büyük kamyonlar ağaç taşıdı . Gece 11’den sabah 04.00’a kadar kamyonlar odun taşıdı. O kadar kamyon budanacak ağacı mı taşıdı?”