Ara orta hepinize, aceleniz varken yürüyen merdivende solda duran, ya da önünüzde ağır ağır yürüyen ya da aslında sinirliyken daima bir şey soran birilerini tokatlama isteği geliyordur. Bu durumun, bir yerde görüp beğendiğiniz biri için duyduğunuz uygunsuz istekler ve istekler için olan boyutu da vardır. Pekala neden bu türlü hissederiz?
Sizi daha fazla meraklandırmadan ayrıntılara geçelim…👇
Kaynak: https://www.sciencefocus.com/the-huma…
Hepimizin, yerli yersiz, çoğunlukla toplum içinde, nereden geldiği belgisiz şiddete ya da cinselliğe dair dürtüleri oluyordur.
Birçok kişi bu türlü anlarda kendilerinde bir sorun/hastalık olduğu şuuruna kapılır birden fazla vakit. Lakin durum tam zıddı…
Araştırmalara nazaran bu hissiyatları/istekleri duyan bireylerin beyinleri hayli olağan ve sağlıklı çalışıyor.
İnsan beyni, dünyayı yalnızca başımıza gelenleri gözlemleyerek, deneyimleyerek ve hatırlayarak öğrenmez. Hareketleri ve sonuçları kestirim edip simüle de eder.
Beynimiz, yaptığımız her şeyde başarılı olmamız için bize mümkün olan bütün imkanları sunmaya çalışır.
Kararlarımız ve hareketlerimizle ilgili varsayımları ve ‘ya … olursa’ üzere niyetleri daima olarak üretir.
Bunların birden fazla kolay, sıradan ve çarçabuk unutulacak kanılar.
Ancak beyniniz mümkün her seçeneği hesaba katmaya çalışıyorsa, mantıksal olarak bu seçeneklerden kimileri şiddet, cinsellik içeren yahut daha az kabul edilebilir niteliklere sahip fikirler olur.
Dolayısıyla bunu genelde tehdit anlarında yapar. Bir çeşit muhafaza ve birçok vakit da bir yanılsamadır.
Düşüncelerimize taraf veren beynimiz kim olduğumuzun büyük oranda belirleyici bir kesimi.
Bu çeşit fikirleri üretmesi de bilinçaltındaki hudutların nerede olduğunu denetim etmenin ve ona nazaran hareket etmenin de bir yolu.
Bu nedenle beynin ürettiği şiddet fikri kaygı verici olsa da bu sürecin değerli bir kesimi. Münasebetiyle huzursuz olmanıza ve kendinizi canavar üzere hissetmenize gerek yok. 🙂
