Ankara’da konutunun önünde arabadan inip yola çıkan 5 yaşındaki Zeynep Ela Bülbül’e çarparak vefatına neden olduğu suçlamasıyla tutuklanan İsmail A., 2 hafta sonra birinci duruşmada tahliye edildi. Acılı anne Cennet Bülbül, “Ben daha acımı yaşayamamışken bunlarla karşılaşmak, bu türlü şeylerle muhatap olmak bir anne için ne kadar acı” dedi.
Küçük Zeynep’in ömrünü yitirdiği kaza, 21 Temmuz günü Yenimahalle ilçesinde meydana geldi.
Zeynep’in annesi Cennet Bülbül, arabasıyla konutunun önünde yol kenarında durdu. Arabadan inip yola çıkan Zeynep Ela’ya, İsmail A. idaresindeki servis minibüsü çarptı. Zeynep Ela, kaza yerinde kaybetti.
Kazanın akabinde tutuklanan şoför İsmail A. hakkında 2 hafta içinde “taksirle vefata neden olmak” kabahatinden 12 yıla kadar mahpus istemiyle iddianame düzenlenip, dava açıldı.Dava belgesinde polisin kaza raporu da yer aldı.
Raporda minibüsün suratının takometreye nazaran 70 kilometre olduğu, İsmail A.’nın “hız hududunu yüzde 30’dan yüzde 50’ye kadar aşmak” kuralını ihlal ettiği için ikinci derece kusurlu olduğu belirtildi.Tutuklu şoför İsmail A., isimli tatil olması nedeniyle nöbetçi 72’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde dün görülen birinci duruşmada hakim karşısına çıktı.
İsmail A. savunmasında suratının yaklaşık 30- 35 kilometre olduğunu ileri sürerek, “Her vakit geçtiğim denetimsiz kavşak var. 2’nci vitese düşerek, kavşağı denetimli bir formda geçtim. Daha sonra bir bayanın çığlık sesini duydum. Çocuğa nasıl çarptığımı görmedim, bilmiyorum. Kazada kusurum yoktur, beraatımı istiyorum.” dedi.
Mahkeme heyeti, sanığın tahliyesine karar verdi. Duruşma tutanağında sanığın tahliye münasebeti, “Sanığın üzerine atılı kabahatin vasıf ve mahiyeti, duruşmada alınan mağdur ve müşteki beyanları, sanığın kanıtları karartma yahut değiştirme kuşkusunun kalmamış olması, mağdur ve müştekinin şikayetlerinin olmaması.” biçiminde yer aldı.
Cennet Bülbül, kızının vefatından 15 gün sonra iddianame hazırlanıp, sanığın tahliye edilmesine ve şikayetçi olmalarına karşın, tutanağa şikayetçi olmadıklarının yazılmasına reaksiyon gösterdi.
Bülbül şunları söyledi: “Ben daha acımı yaşayamamışken bunlarla karşılaşmak, bu türlü şeylerle muhatap olmak bir anne için ne kadar acı. Daha asfaltta kanı kurumadan, daha ben o yoldan geçerken gözlerimi bile açık tutamadan, yola bakmaya tahammül bile edemeden çabucak insanların bu türlü yargılamalar yapmasına, bir şeyleri apar topar çözmeye çalışmasını anlamıyorum.”
Ailenin Avukatı Necati Genç ise şunları söyledi: “Gerek Karayolları Trafik Kanuna muhalefet, gerek Türk Ceza Kanunu ilgili unsurlarına muhalefetten ötürü kusurlu olan bu kişinin hiçbir isimli denetim kaidesi bile verilmeden özgür bırakılmış olması, hem ailenin hem de kamunun büyük vicdanını sızlatmaktadır. Her şeyden öte çocuğun yanında olan annesinin tabirine hiçbir biçimde müracaat edilmeden karara bağlanmış olması, davanın kabul edilmiş olması. Anne babanın hiçbir formda tabirleri alınmamıştır. Bu türlü vahim bir durumda 15 gün içeride yatıp tahliye edilmesi herkesin vicdanını sızlatmaktadır. Biz bu olayın yakından takipçisi olacağız.”
