Âlâ Parti kulisleri: HDP, iktidara davette bulnuuyor, “Olması gerekenleri sıraladık, uzlaşırsanız, biz de alanda uzlaşırız” diyor

5 Şubat 2022, 09:37 yayınlandı

A+
A-

Paylaş

Kulislerden edinilen bilgiye nazaran, HDP’nin evvelki gün açıkladığı “demokratik tavır belgesi”, Düzgün Parti kanadında “iktidara mesaj” olarak değerlendirildi. Âlâ Parti’nin, HDP ile asla yan yana gelmeyeceğinin altı çizilirken, “HDP, iktidara davette bulunuyor zira ‘Olması gerekenleri sıraladık. Uzlaşırsanız, biz de alanda uzlaşırız’ demek istendiği söz edildi. AKP’nin bölgeye yönelik tasalarının olduğu ve HDP’nin de bu tasaları çok âlâ bildiği; iktidarın yumuşak karnına dokunmak istedikleri” yorumları yapıldı.

Cumhuriyet’ten Selda Güneysu’nun kulis haberine nazaran, belgeyi “iktidara mesaj” olarak nitelendiren ÂLÂ Parti’de, bu iletinin “iktidarın son periyotta yeni Anayasa ve Siyasi Partiler Yasası’nda değişiklik öngören yasa teklifi üzerinde atmak istediği adımlar” nedeniyle verildiği bedellendiriliyor. AKP ve MHP’nin, seçim barajının yüzde 7 olması noktasında uzlaştığı ve AKP’nin yeni anayasa çalışmalarında birinci dört husus için “dil revizyonu seçeceğini sunduğu” söz edilirken, şu değerlendirmeler yapılıyor:

“HDP’nin evrakta sunduğu kurallar, Millet İttifakı bileşenlerine yönelik değil. İktidara Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki HDP seçmeni için ‘aba altından sopa gösteriyorlar.’ Zira HDP idaresi de DÜZGÜN Parti’nin kendileriyle hiçbir şartta yan yana gelmeyeceğini çok düzgün biliyor. Millet İttifakı’nın ‘HDP ile yan yana geleceğine’ yönelik kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan algı, iktidarın daima ‘gizli ortak’ telaffuzları, Millet İttifakı’nın işine yaramaz. Bilakis bu ataklar Cumhur İttifakı’nın Doğu ve Güneydoğu’da kaybettiği oylara yönelik. HDP, iktidara davette bulunuyor zira ‘Olması gerekenleri sıraladık. Uzlaşırsanız, biz de alanda uzlaşırız’ demek istiyor. ‘Cumhurbaşkanlığı seçiminde unsurlar tartışılmalı’ deniyor. ‘İlkelerin ne olacağını da biz belirleyelim’ diyorlar. AKP’nin bölgeye yönelik dertleri var ve HDP bu korkuları çok âlâ biliyor. ‘İlkeler’ denilerek, iktidarın yumuşak karnına dokunmak istiyorlar.”