CHP’li Ağbaba: Süleyman Soylu, hakkındaki onlarca tezden kurtulsa bile kaçakçılık konusundan kaçamayacak

“İçişleri Bakanı Soylu, Türkiye tarihinin en sicili bozuk bakanlarından biri olarak tarihe geçti. Hakkında tonlarca tez var, bunların hepsi hala açıklanmayı bekliyor. Bakanlığı periyodunda organize cürümlerde önemli artışlar var. Tüm bu hatalar ülkenin prestijini yerle bir ediyor.

En son Malatya’da Yeşilyurt Belediyesi’nde ortaya çıkardığımız AKP belediyelerin ‘gri pasaportla’ insan kaçakçılığı hatası da yeniden Türkiye’yi dünyaya rezil etti. Belediye liderleri insan onuruna yakışır formda istifa etmek yahut utanmak bir yana gazetelere çıkıp övünerek hatası nasıl ve neden işlediklerini anlattı.”

“Suç örtbas etmeye çalışılıyor, hatta cürmü ortaya çıkaranları çeşitli halde cezalandırılıyor”

“Burada ne beklersiniz? Hem yargıda, hem kamuda hemen bir soruşturma başlatılıp hatalıların tespit edilmesi ve gereken yaptırımın uygulanmasını beklersiniz. Bizde ise hatası örtbas etmeye çalışan, hatta cürmü ortaya çıkaranları çeşitli halde cezalandıran bir anlayış var.

Yeşilyurt Belediye Lideri çıkıp şahsıma ‘niye skandalı ortaya çıkardın’ diyor. Dışişleri Bakanlığı skandalı erkenden fark eden konsolosluk görevlilerine ceza kesiyor.

Yeniden Yeşilyurt Belediyesi, komitelerce çalışan CHP’li belediye meclis üyelerinin sayısını azaltıyor. Bu durum o denli bir hal aldı ki, neredeyse bize karşı dava açıp tüm bu sorumsuzluğun cezasını bize yükleyecekler. Bu türlü organize bir rezalet daha evvel yaşanmamıştır.”

“Soylu’nun cümleleri birebir tıpkı, cevaplar kopyala yapıştır”

“Yurt dışına çıkışlara ait İçişleri ve Dışişleri Bakanlıklarına milletvekili arkadaşlarımızla birlikte sayısız önerge verdik. Araştırma önergelerimiz hala bekliyor. Bahse ait şahsım ismine TBMM kürsüsünde de konuşmalar yaptım.

En son İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya verdiğim farklı içerikteki iki soru önergesi, birer hafta aralıklarla karşılık verildi. Birinde insan kaçakçılığından büsbütün bağımsız olarak ‘yurt dışına giden insan sayısını’ sordum; başkasında Yeşilyurt Belediyesinin meşhur insan kaçakçılığını.

Soylu, ikisine de birebir cevabı vererek mevzuyu kapatmaya çalışmış. Cümleler birebir aynı, cevaplar kopyala yapıştır. Her şey bir yana Bakanlığın ciddiyetine yakışmayan bir durum.

Başka taraftan, atanmış Soylu’nun seçilmiş temsilcilere ve Meclis’e yönelik bir saygısızlığı kelam konusu. Ayrıyeten ülkenin prestiji için bu kadar kıymetli bir mevzuda bu türlü baştan savma bir tutum da ulusal hassasiyetinin ne derece yüksek olduğunu göstermiş.”

“Ülkeyi yaşanmaz hale getirip sonra da insanları yurt dışına kaçırmak ve bir de bundan kurul almak ülkeye ihanettir”

“Soylu, soru önergelerine verdiği tek cümlelik cevapta, daima ‘soruşturma sürüyor’ diye belirtiyor. Ortada ne faal bir soruşturma var, ne bir yaptırım, ne bir ceza alan misyonlu.

Her şey ayan beyan ortadayken, belediye liderleri cürmünü itiraf etmişken, Almanya oradaki şahıslara soruşturma açmışken, cürüm sabit ve ortacılar da açıklama yapıyorken bu neyin soruşturmasıdır?

Emelleri, iktidarları bitene kadar bu mevzuyu gündemden düşürmekse bunda başarılı olamayacaklar. Bu mevzunun takipçisi olmak kamu faydası ismine hepimizin boynunun borcudur. Ülkeyi evvel yaşanmaz hale getirip sonra da insanları yurt dışına kaçırmak ve bir de bundan komite almak bu ülkeye ihanettir.

Süleyman Soylu, hakkındaki onlarca tezden kurtulsa bile kaçakçılık konusundan kaçamayacak. Devletin imkanlarıyla devleti tüm dünyaya kepaze edenlerden hesabını soracağız.”