Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan ‘fahiş fiyat’ hutbesi: Mümin fiyatları kızıştırmaz

Diyanet İşleri Başkanlığı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın “Raflardaki, etiketlerdeki fahiş fiyat artışlarının önüne geçeceğiz” açıklamasının akabinde, tüm mescitlerde yarın okunması için hazırladığı cuma hutbesini bu mevzuya ayırdı. Hutbede, “Mümin, karaborsacılık yapmaz, fırsatçı davranmaz. Fâhiş fiyatlarla insanları mağdur etmez. Alışverişte fiyatları kızıştırmaz, diğerinin pazarlığını bozmaz. Hâsılı, dünya hırsına kapılıp da harama bulaşmaz” iletisi verilecek.

Diyanet, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İnşallah enflasyonu da en kısa müddette denetim altına alarak raflardaki, etiketlerdeki fahiş fiyat artışlarının önüne geçeceğiz” açıklamasının akabinde, yarınki cuma hutbesinin konusunu, “Ticaret Hayatında Helal Haram Şuuru” olarak belirledi.

Hutbede, “Allah’a ve ahiret gününe inanan bir mümin, işinde ve ticaretinde harama ve gayr-ı legal kar yollarına başvurmaz. Ölçü ve tartıda adaletsizlik yapmaz. Malını satmak için yemin etmez. Karaborsacılık yapmaz, fırsatçı davranmaz. Fâhiş fiyatlarla insanları mağdur etmez. Alışverişte fiyatları kızıştırmaz, diğerinin pazarlığını bozmaz. Hâsılı, dünya hırsına kapılıp da harama bulaşmaz” iletisi verildi.

Göz Atın

Trt Frekans Güncelleme Nasıl Yapılır? TRT Neden Açılmıyor?

Gökhan Tombak’ı Kim Silahla Vurdu?

Hutbe metni şöyle:

“Allah Resûlü (s.a.s)’in âdetiydi. Medine pazarına masraf, oradaki beşerlerle hasbihal eder ve pazarın durumunu denetim ederdi. Tekrar bu türlü bir gün pazar yerinde dolaşırken bir buğday satıcısına rastladı. Buğday yığınını eliyle yokladı. Üstü kuru olan buğdayın altı ıslaktı. Sebebi sorulduğunda satıcı, buğdayların yağmurdan ıslandığını söyledi. Bunun üzerine Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) satıcıyı şöyle uyardı: ‘Öyleyse insanların görmeleri için ıslak olan kısmı üste koyman gerekmez miydi? Bizi aldatan, bizden değildir!’

Ulu dinimiz İslam, helal ve legal yollarla yarar temin etmemizi emreder. Allah isteğinin, kul hakkının, helal-haram hassasiyetinin gözetilmediği her türlü alışverişi ise yasaklar. Hakikaten hutbemin başında okuduğum ayet-i kerimede Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: ‘Ey iman edenler! Mallarınızı aranızda haksız yollarla değil, karşılıklı istek ile yapılan ticaretle yiyin, haram ile kendinizi mahvetmeyin. Elbet Allah size karşı çok merhametlidir.

“Yalan ve hileyle elde edilen malda hiçbir hayır yoktur”

İslam’a nazaran ticaret ahlâkının en kıymetli unsuru doğruluk ve dürüstlüktür. Mümin, elinden ve lisanından öteki insanların emin olduğu kimsedir. Mümin işinde, gücünde, ticaretinde sürekli itimat verendir. O, alırken de satarken de yanlışsız ve dürüst olduğu ölçüde Allah’ın isteğini kazanacağını bilir. Palavra ve hileye asla tevessül etmez. Çünkü palavra ve hile ile elde edilen malda hiçbir hayır yoktur. 

Allah’a ve ahiret gününe inanan bir mümin, işinde ve ticaretinde harama ve gayr-ı yasal çıkar yollarına başvurmaz. Ölçü ve tartıda adaletsizlik yapmaz. Malını satmak için yemin etmez. Karaborsacılık yapmaz, fırsatçı davranmaz. Fâhiş fiyatlarla insanları mağdur etmez. Alışverişte fiyatları kızıştırmaz, oburunun pazarlığını bozmaz. Hâsılı, dünya hırsına kapılıp da harama bulaşmaz.

Peygamber Efendimiz (s.a.s), bir hadisinde şöyle buyurmuştur: ‘Dürüst ve emniyetli tüccar, peygamberler, sıddîklar ve şehitlerle beraberdir.’ O halde geliniz, fani olan bu âlemde dünyalığımızı kazanırken ahiretimizi unutmayalım. Boğazımızdan bir lokma dahi haram geçirmeyelim. Hanelerimiz ve sofralarımız helalle bereketlensin. Ahlakımız iktisat ve itidal, şükür ve kanaat olsun.

Hutbemi, özünü İslam’ın kozmik unsurlarından alan Ahilik kuruluşunun şu öğütleriyle bitiriyorum: ‘Eline, lisanına, beline sahip ol! Kapını, kalbini, alnını açık tut! Eşine, işine, aşına itina göster. Harama bakma, haram yeme, haram içme! Yanlış ölçme, eksik tartma! Dünya malına tamah etme! Kuvvetli iken affetmesini, hiddetli iken yumuşamasını bil!” (ANKA)