Erdoğan: 15 milyon doz aşıyı Afrikalı kardeşlerimize peyderpey ulaştırıyoruz

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, “3. Türkiye Afrika Paydaşlık Tepesi’nde kelam verdiğimiz toplam 15 milyon doz aşıyı Afrikalı kardeşlerimize peyderpey ulaştırıyoruz. Yerli aşımız Turkovac’a gelen talepleri de imkanlar dahilinde karşılamaya çalışıyoruz” dedi.

Erdoğan, Dünya Sıhhat Örgütü “Sağlık Ve Göç” Bahisli Avrupa Bölgesi Yüksek Seviyeli Toplantısı”na görüntü bildiri gönderdi. Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

“Toplantınızın başarılı geçmesini, ülkelerimiz, halklarımız ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu değerli toplantı münasebetiyle sizleri kıtaların buluşma noktası hoş İstanbulumuzda konuk etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Toplantının icrasına dayanak veren, katkı sunan tüm kurum ve kuruluşlara teşekkür ediyor, kendilerini tebrik ediyorum.

Göz Atın

Trt Frekans Güncelleme Nasıl Yapılır? TRT Neden Açılmıyor?

Gökhan Tombak’ı Kim Silahla Vurdu?

“Mülteciler salgınla birlikte daha fazla ötekileştirilmiştir”

Son 2 yıldır hepimizi derinden sarsan Koronavirüs salgını, aşıyla birlikte bir nebze hafiflemiş olsa da yeni varyantlar halinde tesirini sürdürüyor. Sıhhat alt yapısı ve ekonomik kapasitesi görece zayıf ülkeler salgının yol açtığı zahmetlerden daha fazla etkileniyor. Salgının bilhassa toplumun kırılgan bölümlerinde açtığı tahribatın çok önemli boyutlara ulaştığını müşayede ediyoruz. Hiç elbet bunların en başında da ülkelerini terk etmek zorunda kalan mülteciler ve sistemsiz göçmenler geliyor. Göç ettikleri ülkelerde aslında meşakatli koşullar altında hayata tutunmaya çalışan mülteciler salgınla birlikte daha fazla geri plana itilmiş, ötekileştirilmiş hatta ayrımcılığa maruz kalmışlardır.

“Salgının en sancılı günlerinde 160 ülkeye ve 12 milletlerarası kuruluşa yardım sağladık”

Mültecilerin birçok ülkede son derece kısıtlı olan temel sıhhat hizmetlerine erişim hakkı malesef bu süreçte güzelce daralmıştır. Türkiye insanlığın ve insani bedellerin büyük bir imtihan verdiği bu kritik periyotta kendi vatandaşlarına birinci sınıf sıhhat hizmeti sunarken elindeki tüm imkanları gereksinim sahipleri ile paylaşmaktan da çekinmemiştir. Salgının en sancılı günlerinde bizden talepte bulunan 160 ülkeye ve 12 memleketler arası kuruluşa tıbbi ekipman ve kritik materyal dayanağı sağladık. Ülkemizde konuk ettiğimiz sığınmacıları kendi vatandaşlarımızdan başka tutmadan istisnasız herkesin sıhhat hizmetine erişimini temin ettik.

“29 vilayetimizde 185 göçmen sıhhati merkezini faaliyete geçirdik”

Birleşmiş Milletler’in ilan ettiği kimsenin geride bırakılmaması unsurunu birinci günden itibaren hassasiyetle uyguladık. Bugüne kadar geçen süreçte Suriyeli kardeşlerimize sıhhat tesislerimizde 96,7 milyon poliklinik hizmeti ile 3,1 milyon yataklı tedavi hizmeti verdik. Hastanelerimizde 2,6 milyon ameliyat gerçekleştirdik. Ulusal aşı takvimimiz doğrultusunda toplamda 8,7 milyon doz aşı tatbik ettik. Lisan ve kültür mahzurunun aşılmasıyla temel ve kollayıcı sıhhat hizmetlerine erişimlerin artırılması hedefiyle ilgili memleketler arası kuruluşların da takviyesi ile 29 vilayetimizde 185 göçmen sıhhati merkezini faaliyete geçirdik.

“Toplam 15 milyon doz aşıyı Afrikalı kardeşlerimize ulaştırıyoruz”

Sonumuzun çabucak ötesinde çok sıkıntı şartlarda hayatlarını idame ettiren 5 milyon Suriyeli mazluma yardım elimizi uzattık. Salgının en çok vurduğu bölgelerden başlayarak aşı hibeleri yaptık. 3. Türkiye Afrika İştirak Doruğu’nda kelam verdiğimiz toplam 15 milyon doz aşıyı Afrikalı kardeşlerimize peyderpey ulaştırıyoruz. Yerli aşımız TURKOVAC’a gelen talepleri de bu süreçte imkanlar dahilinde karşılamaya çalışıyoruz. Salgının global sistemdeki adaletsizlikleri ve çarpıklıkları bir sefer daha ortaya koyduğunu görüyoruz. Son 2 yılda birçok ülkede yaşanan dramatik sahnelerin önüne geçmemiz elzemdir. Temennimiz sıhhat ve güvenlik başta olmak üzere global sistemdeki eşitsizliklerin bir an evvel aşılmasıdır.

“Sorunların üzerine hamasetle gitmemiz gerekiyor”

Daha huzurlu, daha istikrarlı ve adil bir dünya için yanılgılarımızdan ders çıkararak sıkıntıların üzerine hamasetle gitmemiz gerektiği aşikardır. Göçmen sıhhati alanında yapılacak yatırımlar dirençli, kapsayıcı, uyumlu ve eşitlikçi toplumların destekleyici gücü olacaktır. Mültecilerin sıhhatinin hiçe sayıldığı bir dünyada sürdürülebilir kalkınma amaçları ve üniversal sıhhat kapsayıcılığının gerçekleştirilmesi imkansızdır. Dünya Sıhhat Örgütü, Avrupa bölgesinde göç ve sıhhat alanlarında oluşturulmaya çalışılan yeni aksiyon planı çalışmalarını değerli buluyorum. 85 milyon mülteciye yalnızca 3 hafta içerisinde 3 milyon insanın eklendiği bir iklimde düzenlenen toplantınızın bu hususta yeni fikirlerin yeni tahlil tekliflerinin önünü açmasını diliyorum.”