Hazine ve Maliye Bakanlığı karışacağa benziyor: Vergi müfettişlerine rakip mi geliyor?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Doç.Dr.Murat Batı*

Hazine Müsteşarlığı ve Maliye Bakanlığı, 10.07.2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete’de “Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” adı ile yayımlanan 1 sayılı Cumhurbaşkanı Kararnamesi’nin Yedinci Bölümü’nün 127 ve müteakip maddeleri uyarınca birleştirilip “Hazine ve Maliye Bakanlığı” adı altında yeniden ihdas edilmişti. Ancak bugün yani 07.08.2019 tarihli Resmi Gazete’de “Bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” adıyla yayımlanan 43 sayılı Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile Hazine ve Maliye Bakanlığı teşkilat yapısında ciddi ve ses getirici düzenlemeler yapıldı. Bu yeni düzenlemeleri yorumlamalar ile birlikte şöyle açıklamaya çalışayım:

Hizmet birimlerinden biri kapatıldı ancak dört yeni birim açıldı

1 sayılı Cumhurbaşkanı Kararnamesi’nin 219’uncu maddesi uyarınca Hazine ve Maliye Bakanlığı Hizmet Birimler 17 adet idi. 43 sayılı Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile bunlardan bir tanesi kapatıldı, 2 tanesinin adı değişti ve 4 yeni hizmet birimi daha eklendi. Gelir Düzenlemeleri Genel Müdürlüğü kapatıldı yerine herhangi bir kurum ihdas edilmedi. “Muhasebat ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü”nün adı “Muhasebat Genel Müdürlüğü” ve “Bilgi İşlem Daire Başkanlığının” adı ise görev tanımı da genişletilerek “Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü” olarak değiştirildi. Buna ilaveten “Kamu Mali Yönetim ve Dönüşüm Genel Müdürlüğü”, “Finansal Piyasalar ve Kambiyo Genel Müdürlüğü”, “Ekonomik Programlar ve Araştırmalar Genel Müdürlüğü” ve “Teftiş Başkanlığı” adı altında dört yeni hizmet birimi kuruldu.

Yeni açılan “Teftiş Başkanlığı” Vergi Denetim Kurulu’na bir gözdağı mı?

Bilindiği üzere Vergi Denetim Kurulu (VDK) 10 Temmuz 2011 tarihinde 646 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kurulmuştu. Bu tarihten önce vergi denetim birimi dört ayrı birimden oluşmaktaydı. İlki Maliye Teftiş Kurulu idi. Doğrudan Bakana bağlı olan bu kurulun hem idari denetleme hem de vergi inceleme yetkisi vardı. Diğer kurum Hesap Uzmanları Kurulu idi. Doğrudan Bakan’a bağlı olan bu kurul üyelerinin sadece vergi incele yetkileri vardı. Üçüncü denetim birimi yine merkez teşkilatında olan ancak Gelir İdaresi Başkanlığı’na bağlı olan “Gelirler Kontrolörleriydi”. Bunların hem idari denetim hem de vergi inceleme yetkileri vardı. Son olarak ise taşra denetim birimi olan “vergi denetmenleri” idi. Bu dört birim 2011 tarihinde 646 sayılı KHK ile “Vergi Denetim Kurulu” adı yeniden oluşturuldu ve kurul üyelerine ise vergi müfettişi unvanı uygun görüldü. Ancak bu birleşmeden sadece vergi denetmenleri hoşnut oldu ki onlar yeni unvan olan vergi müfettişi unvanını ilk günden bu yana hep kullandılar. Vergi denetmenleri makûs talihlerini o tarih itibariyle yenmişti. Ancak diğer denetim birimleri ise bu yeni unvanı kullanmak yerine eski hesap uzmanı, eski gelirler kontrolörü gibi ibareleri kullanmaya devam ettiler. Bugün birçok yazıda bile hala bu kişilerin unvanlarının önünde “eski” ibaresi görülmektedir.

43 sayılı CB Kararnamesi’nin 14’üncü maddesi ile 1 sayılı CB Kararnamesi’ne yeni madde eklendi. Eklenen yeni 227/B maddesi ile ihdas edilen Teftiş Başkanlığı’na Bakanlık merkez, taşra, yurtdışı teşkilatları ile ilişkili her türlü işlemlerle ilgili inceleme, denetim ve soruşturma yetkisi verildi. Hatta “Hazine ve Maliye Müfettişi ve yardımcısı istihdam edebilir” denilerek yeni bir denetim birimi olacağı yönünde VDK’ye de gözdağı verdiği de aşikârdır.

Yeni Açılan “Teftiş Başkanlığının” “İnceleme yetkisinden” kastı “vergi incelemesi” mi?

1 sayılı CB Kararnamesi’nin 228’inci maddesinde VDK’nin görev ve yetkileri tanımlanmıştır. Bu maddenin çoğu yerinde “vergi incelemesi” bazı yerlerde ise sadece “inceleme” ibaresi geçmektedir. 43 sayılı CB Kararnamesinin 14’üncü maddesinde ise sadece “inceleme” ibaresi bulunmaktadır. Birçok vergi müfettişi arkadaşımla görüştüm. Çoğu tedirgin. Çünkü 43 sayılı CB Kararnamesi’nin 14’üncü maddesinde yer alan “inceleme” ibaresinin “vergi incelemesini” de kapsadığını düşünmekteler. Bence de kapsamakta ancak vergi incelemesi yapmak için ayrıca birde 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “İncelemeye Yetkililer” kenar başlıklı 135’inci maddesinde de yazılı olarak yer alması gerekmektedir. Bu durum elbette bu arkadaşların yüreğine su serpmek için yeterli değil. Sanırım kısa zaman içinde “Teftiş Başkanlığında” istihdam edilecek yeni “Hazine ve Maliye Müfettişi ve yardımcıları” ile birlikte VUK’un 135’inci maddesinde de düzenleme yapılacaktır. Büyük umutlarla VDK’ye giren vergi müfettiş ve yardımcısı arkadaşlar akıbetlerini şu aralar kara kara düşünmektedirler. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın konu ile ilgili bir açıklama yapması şart oldu bu arada. Bekliyoruz.

Diğer taraftan bu kadroya atanacaklar, 43 sayılı CB Kararnamesi’nin Geçici 1’inci maddesi uyarınca VDK üyesi vergi müfettişleri ve yardımcılarından uygun görülenler arasından seçilecek. Teşbihte hata olmaz diyerek merhum usta oyuncu Kemal Sunal’ın “Kibar Feyzo” filminden bir sahne geldi aklıma. Hani şu çalışmak için ırgat pazarında bekleme sahnesi var ya, o sahne işte. Neyse.  Bugünden itibaren 3 ay içinde yani 7 Kasım 2019 tarihine kadar (7 Kasım dâhil) uygun görülenler atanacaklar.

VDK, hâlihazırda 4 grup başkanlığından oluşmaktadır. Bunlar (A) Grup Başkanlığı: Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı, (B) Grup Başkanlığı: Büyük Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı, (C) Grup Başkanlığı: Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığı ve (Ç) Grup Başkanlığı: Örtülü Sermaye, Transfer Fiyatlandırması ve Yurtdışı Kazançlar Grup Başkanlığı şeklinde teşkilat şemasında yerini almıştır. Alınan vergi müfettişlerinin büyük kesimi (A) Grup Başkanlığı yani Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı’nda istihdam edilmektedir. Ekseriyetle sınavı kazananların %5’lik kısmı ise diğer 3 grup başkanlığına alınmaktadır. A Grubu hariç diğer grup başkanlığı personeli ise vergi müfettişi yerine çoğu zaman “eski” ile başlayan unvanlarını kullanmaktadır. Yeni kurulan “Teftiş Başkanlığı”na ise sanırım B, C ve Ç grup başkanlılarından ağırlıklı olacak şekilde müfettiş ve yardımcısı alınacaktır.

“Finansal Piyasalar ve Kambiyo Genel Müdürlüğü”nün en çarpıcı görevi “faizsiz finans sektörünü geliştirmek” ve “elmas arayan kuruluşlara kuruluş ve faaliyet izni vermek”

43 sayılı CB Kararnamesi’nin 10’uncu maddesi ile 1 sayılı CB Kararnamesi’ne yeni madde eklendi. Eklenen yeni 225/A madde ile ihdas edilen Finansal Piyasalar ve Kambiyo Genel Müdürlüğü’ne sistemik risklerin izlenmesi, faizsiz finans sektörünü geliştirmek, girişim sermayesi fonlarının desteklenmesi için Bakanlık bütçesinden destek sağlamak, hazine destekli kredi garanti sistemini geliştirmek, kambiyo mevzuatı ve politikaları ile ilgili çalışmalar yapmak, borsada faaliyet gösterecek kıymetli madenler aracı kurumlarının kuruluş ve faaliyet izinlerini vermek gibi görevler verildi.

Bu maddede özellikle “sistemik risk” ile mücadele edilecek. Peki nedir bu sistemik risk? Sistematik ve sistematik olmayan risklere benzeyen ama temelde farklı olan bir diğer risk türü sistemik risklerdir. Tüm piyasa katılımcılarının katlanması gereken ve mevcut piyasalarda yapısal hukuki ve kurumsal düzenlemelerin neden olduğu risk türüdür. Tüm finans sistemini etkileyen sistemik riskler tamamen kontrol dışıdır ve firmalara domino etkisi yaparak her firmanın peş peşe etkilenmesi sonucunu doğurur. Ülkelerin üretimlerinin ve ekonomilerinin dışsal ekonomi özelliği göstermesi nedeniyle ülkelerin sahip olduğu firmaların karşı karşıya kalacağı bu tarz riskler ile zarar görmesi dışsal ekonomik özellik gösterdiği ülke içindeki diğer firmaların da bundan etkilenmesi ve sonuçta yurtdışı bağlantılı olunan firma ve dolayısıyla ülkelerin domino etkisiyle sistemik riske maruz kalmaları mümkündür. Asya ülkelerinde bulaşma yoluyla artan ve Rusya’ya kadar sıçrayan kriz sistemik riske iyi bir örnektir. İşte tam da bu noktada dış güçlerin etkisini minimize edilmek üzere sanırım bu madde düzenlendi.

Bir diğer görev ise faizsiz bankacılık olarak adlandırılan katılım bankalarının geliştirilmesi görevi böylece Hazine ve Maliye Bakanlığı’na verilmektedir. Bu durumun Bankacılık Kanunu ve BDDK ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası nezdinde nasıl düzenleneceği ve nasıl karşılanacağı ise başka bir yazımın konusu olacaktır. Bu konu da ilerleyen zamanlarda çok ses getireceğe benziyor. Hep beraber süreci izleyeceğiz.

Orta Vadeli Programa üçüncü ortak

43 sayılı CB Kararnamesi’nin 12’nci maddesi ile 1 sayılı CB Kararnamesi’ne yeni madde eklendi. Eklenen yeni 226/A maddesi ile “Ekonomik Programlar ve Araştırmalar Genel Müdürlüğü” kuruldu. Bu genel müdürlüğe her yıl yapılan ve bütçe kanunu eklerinden olan Orta Vadeli Programın yapılmasında da görev verildi. Orta Vadeli Program, Cumhurbaşkanı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı müştereken hazırlarken “müştereken ekibine” Ekonomik Programlar ve Araştırmalar Genel Müdürlüğü de katıldı. Hayırlı olsun.

Orta Vadeli Mali Plana da üçüncü ortak

43 sayılı CB Kararnamesi’nin 4’üncü maddesi ile 1 sayılı CB Kararnamesi’ne yeni madde eklendi. Eklenen yeni 220/A maddesi ile “Kamu Mali Yönetim ve Dönüşüm Genel Müdürlüğü” kuruldu. Bu genel müdürlüğe her yıl yapılan ve bütçe kanunu eklerinden olan Orta Vadeli Mali Planın yapılmasında da görev verildi. Orta Vadeli Mali Plan, Cumhurbaşkanı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı müştereken hazırlarken “müştereken ekibine” Kamu Mali Yönetim ve Dönüşüm Genel Müdürlüğü de katıldı.

Kapatılan Gelir Düzenlemeleri Genel Müdürlüğü’nün personeli nereye aktarılacak?

43 sayılı CB Kararnamesi’nin 6’ncı maddesi ile “Gelir Düzenlemeleri Genel Müdürlüğü”nü ihdas eden 1 sayılı CB Kararnamesi’nin 222’nci maddesi yürürlükten kaldırıldı. İlgili birimde görev alan kamu çalışanlarının hangi birimlere dağıtılacağı hususu açıklanmadı. Söz konusu genel müdürlük çalışanlarının unvanlarına ve eğitimlerine bağlı olarak sanırım Gelir İdaresi Başkanlığı’nda istihdam edilecekler. 43 sayılı CB Kararnamesi’nde ise bu personelin nereye aktarılacağı ve yeni kurulan dört hizmet biriminden “teftiş başkanlığı” hariç diğer üç hizmet biriminin nasıl nereden personel alacağı hususu ise düzenlenmemiştir. Hazine ve Maliye Bakanlığı ya da Cumhurbaşkanlığı tarafından konunun nasıl bir seyir izleyeceği yönünde bir açıklama yapması beklenmektedir.


*Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ali Fuad Başgil Hukuk Fakültesi Mali Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı

 

Hazine ve Maliye Bakanlığı karışacağa benziyor: Vergi müfettişlerine rakip mi geliyor?

izmir escort

izmir escort

antalya escort

escort izmir

bursa escort

porno izle

türk porno

escort antalya

apkdownloadx.com

izmir escort

eskişehir escort

takipçi satın al

instagram takipçi satın al

tiktok takipçi satın al

tiktok beğeni satın al

gramtakipci.com.tr

smm panel

oyun forumu

antalya escort

istanbul escort

izmit escort

porno

escort beşiktaş

escort avcılar

istanbul escort

porno izle

izmir escort

porno izle

istanbul escorts