HDP vilayet binasına saldırarak Deniz Poyraz’ı öldüren Onur Gencer için müebbet ve 7 yıla kadar mahpus istemi

HDP İzmir Vilayet Başkanlığına saldırarak parti binasındaki Deniz Poyraz‘ı öldüren Onur Gencer hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve 7 yıla kadar mahpus cezası istemiyle hazırlanan iddianame kabul edildi.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Onur Gencer‘in 17 Haziran’da cinayeti işledikten sonra iletileşme uygulaması WhatsApp paylaşımlarında ve binadan çıkarken kullandığı tabirlerde hatasını itiraf ettiği belirtildi.

İddianamede, “Olay öncesinde, olay anında ya da olay sonrasında sanığa yardım eden, sanığı azmettiren rastgele bir kişinin bulunamadığı, sanığın rastgele bir terör örgütü ya da üyesi ile olay öncesi yahut sonrasında irtibatlı olduğuna dair kanıt elde edilemediği” belirtildi.

Göz Atın

Trt Frekans Güncelleme Nasıl Yapılır? TRT Neden Açılmıyor?

Gökhan Tombak’ı Kim Silahla Vurdu?

Sanığın hesap hareketleri incelemesinde de olayla ilgili kanıt olabilecek nitelikte bir bilgi de bulunamadığı kaydedildi.

Sanığa 2016’da “anksiyete bozukluğu” ve “hafif depresif nöbet tanısı” teşhisi konulduğu da iddianamede yer aldı.

Şair Eşref Bulvarı’na 24 kere gitmiş

HTS incelemesinde, 17 Haziran 2020-17 Haziran 2021 tarihleri ortasında, olay yeri olan Şair Eşref Bulvarı bölgesinde, farklı tarihlerde sanığa ilişkin toplamda 115 sefer sinyalin tespit edildiği ve sanığın 24 kere belirtilen bölgeye gittiğinin belirlendiği iddianamede yer aldı.

İddianamede sözüne yer verilen sanık Gencer, HDP İzmir Vilayet Başkanlığı binasının üst katında İngilizce kursuna gitme mazeretiyle daha evvel binayı gezdiğini belirterek, “Parti ambleminin altındaki telefon numarasını aradım lakin ulaşamadım. Konuşup dairenin içine girerek nasıl bir yer olduğunu ve genelde kaç kişinin bulunduğunu öğrenmek için aradım fakat kapalıydı.” beyanında bulundu.

Onur Gencer, olay öncesinde kentteki 2 atış poligonuna giderek fiyatlı olarak silah kullanma eğitimi aldığını belirtti.

Olaydan 1 gün evvel, polislerin intiharı konusunda HDP’li olduğunu öne sürdüğü şahısların toplumsal medya paylaşımlarına reaksiyon gösterdiğini öne süren Gencer, “Sosyal medya hesabımdan bu biçim yorum yapan birkaç kişi ile birbirimize hakaret ettik. Bu olay beni çok etkiledi. Bana hakaret eden şahıslara ‘Kin yuttum, kan kusturacağım size’ halinde paylaşım yaptım. Bu paylaşımları ölen polislerimize hakaret eden ve bana küfür eden HDP’li olduğunu düşündüğüm şahıslara yaptım. Bugüne kadar bende oluşan PKK ve HDP’ye taarruz fikrini gerçekleştirmem gerektiğine o an karar verdim.” tabirlerini kullandı.

Şahit sözleri

İddianamede, Onur Gencer‘i Şair Eşref Bulvarı’na taşıyan şoförün de ortalarında olduğu taksi sürücüleri, Gencer‘in gittiği atış poligonu vazifelileri, HDP İzmir Vilayet Başkanlığı ile İngilizce kursu yetkilisinin sözlerine yer verildi.

Onur Gencer‘i binaya getiren taksi şoförü, sanığın daima müşterisi olduğunu ve daha evvel de taksiye bindiğinde silah almak için evrak hazırlığı yaptığını, İngilizce kursuna gideceğini söylediğini söz etti. Taksi sürücüsü, sanığın, sık sık taksiyle atış poligonuna gittiğini ve seyahatlerinde vakit zaman kendisinden teybin sesini açmasını istediğini ve garip hareketlerine de şahit olduğunu belirtti.

Bir öteki şahit taksi sürücüsü ise sanığın taksisine binerek kendisini İzmir Çankaya’daki bir otele bırakmasını istediğini belirterek, “Yolda otel görevlisiyle konuşurken helikopter tipi yapma imkanı olup olmadığını sordu. Bu binişinde daima başından aşağıya dezenfektan kutusu büyüklüğünde bir şişede kolonya olduğunu düşündüğüm maddeyi döküyordu. Tuhaf hareketler dikkatimi çekmişti.” dedi.

Taksi sürücüsü bir başka şahit da sanığın üzerinde her vakit siyah yelek, siyah kapri kamuflaj, parmakları kesik eldiven olduğunu gördüğünü söyleyerek, “Şahsın olağan hareketleri yoktu. Ne iş yaptığını sorduğumda bir aşı firmasının Türkiye distribütörlüğünü yaptığını söylemişti.” tabirlerini kullandı.

Eski acil tıp teknisyeni Gencer‘in hastanede bir arada vazife yaptığı çalışanların ise sanığın annesinin vefat ettikten sonra psikolojisinin önemli boyutta bozulduğunu, depresif nöbetler geçirdiğini ve son 2 ay nöbetlere gelmediğini söyledikleri iddianamede yer aldı.

İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamenin sonuç kısmında sanığın “Tasarlayarak taammüden öldürme” kabahatinden ağırlaştırılmış müebbet ve “İş yeri dokunulmazlığını ihlal etme”, “Siyasi partiler yahut meslek kuruluşlarının kullanımında olan bina, tesis yahut eşyaya ziyan verme” kabahatlerinden 7 yıla kadar mahpusla cezalandırılması talep edildi. (AA)