“Keyfi kelepçe takarak vefata neden olan polis asli kusurludur”

11 Şubat 2022, 01:14 yayınlandı

A+
A-

Paylaş

Yargıtay Başsavcılığı, kelepçe takılmaması gerektiği halde kelepçe takarak Yılmaz Koçyılmaz’ı gerilime ve ruhsal buhrana sokan, akabinde da kalp krizi geçirerek vefatına neden olan polisin cezalandırılmasını istedi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara’da 6 yıl evvel kalp ve tansiyon hastası olduğunu belirtmesine rağmen eski haber kameramanı Yılmaz Koçyılmaz’ı kelepçeleyerek polis aracının ardına koyan ve vefatına neden olan polis memuru Mehmet Tuna’ya verilen beraat kararının bozulmasını istedi. Yargıtay 12. Ceza Dairesi’ne gönderilen tebliğnamede, haksız gözaltı süreci uygulayıp Koçyılmaz’a kelepçe takılmaması gerektiği halde, ona kelepçe takan; gerilime, ruhsal buhrana sokan ve kalp krizi geçirmesine, ölmesine neden olan sanık polisin asli kusurlu olduğu vurgulandı.

Yargıtay’a taşınan olay, 15 Şubat 2015 tarihinde Ayaş-Ankara Karayolu’nda gerçekleşti. Polisler, olay tarihinde ağır kar yağışı nedeniyle karayolunu trafiğe kapattı. Bu sırada aracıyla yol alan eski gazeteci Yılmaz Koçyılmaz, kar lastikleri olduğunu belirterek, yola devam etmek istedi. Bu nedenle polisler ile Koçyılmaz ortasında tartışma yarattı.

Tartışmanın büyümesi üzerine polis memuru Mehmet Tuna, Koçyılmaz’ı kelepçeleyerek polis aracının nezarethane kısmına koydu. “Yüksek tansiyon ve kalp hastasıyım” diyen Koçyılmaz, burada kötüleşerek hayatını kaybetti.

20 taksitli para cezası

Ankara Batı 10. Asliye Ceza Mahkemesi, yargılama sonucunda sanık polis Mehmet Tuna’yı taksirle mevte sebebiyet vermek cürmünden 2 yıl mahpus cezasına çarptırdı. Mahkeme, bu cezayı 12 bin 100 TL isimli para cezasına çevirerek, 20 eşit taksitle ödenmesine hükmetti.

İstinaf cezayı kaldırdı, beraat verdi

Sanığın itirazı üzerine Ankara BAM 12. Ceza Dairesi, cezayı kaldırarak sanığın beraatine hükmetti. Sanık tarafından maktule yöneltilmiş bir taammüden yaralama hareketi olmadığı sürece sanığı vefattan sorumlu tutmanın mümkün olmadığı savunulan kararda, “Bir an için sanık vazifede yetki sonlarını aştığı kabul edilse bile taammüden yaralama kastı ile hareket etmemiştir” denildi.

Yargıtay Başsavcılığı’ndan bozma talebi

Bu defa beraat kararını Koçyılmaz ailesinin avukatı Murat Yılmaz temyiz etti. Belgeyi inceleyen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, beraat kararının yasaya karşıt olduğu gerekçesiyle bozma talepli tebliğname hazırladı.

İnsan Hakları Kozmik Beyannamesi’nin 9. Hususundaki “Hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edilemez” formundaki düzenlemeye işaret edilen tebliğnamede, ölen gazeteciye zorla kelepçe takıldığına dikkat çekildi. Tebliğnamede, bozma talebinin münasebeti ve polise ceza istenmesinin nedeni şöyle özetlendi:

“Süreçte insan hakları normlarına ters tavır ve davranışlar sergileyen; memuriyet yetkisini yasaya uygun formda kullanmadığı anlaşılan; keyfi tavır ve davranışlar sergileyen; haksız gözaltı süreci uygulayıp müteveffaya kelepçe takılmaması gerektiği halde, ona kelepçe takan; gerilime, ruhsal buhrana sokan; sonuçta kalp krizinin tetikleyen efor ve gerilimin müsebbibi olan; müteveffanın kalp krizi geçirmesine, ölmesine neden olan; mevzuattan kaynaklanan dikkat ve itina yükümlülüğüne karşıt hareketiyle bir kişinin vefatına asli kusurlu davranışıyla neden olan sanığın süreçte toplanmış ispatlar çerçevesinde cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken; İsimli Tıp Kurumu 1. İhtisas Şurası tarafından düzenlenmiş raporda yer verilen bilimsel belirleme; sanığın nedensel süreçte olumsuz, orantısız davranışı yok sayılarak; kusuru bulunmadığı gerekçesiyle beraatine karar verilmesi; yasaya karşıt, katılan vekilinin itirazı yerinde bulunduğundan kararın CMK’nun 302/2. unsuru uyarınca bozulması, talep ve belge bildiri olunur.”

Davaya ait son kararı Yargıtay 12. Ceza Dairesi verecek.

Alican Uludağ

“Keyfi kelepçe takarak vefata neden olan polis asli kusurludur”