
İzmir’de 2013 yılında, Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde, “Kızlı erkekli aynı yerde kalınıyor, muhafazakar demokrat yapımıza bu ters” söylemi üzerine öğrencilerin yaptığı eylemle ilgili olarak açılan davada 7 yıl sonra karar çıktı. Mahkeme, “Ayran içmiyoruz, ayrı düşmüyoruz. Kızlı erkekli yaşıyoruz” pankartını açan öğrencilere, “5 ay süreyle alkollü içki satışı yapılan mekanlara girme” yasağı getirildi.
İzmir’de 2013 yılında Ege Üniversitesi öğrencisi olan Dilan İ., o dönem erkek öğrencilerinin üniversiteye 1 buçuk saat mesafede ve daha pahalı yurtlara yerleştirildiğini ve bunu eleştirmek için Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü (KYK) İl Müdürlüğü önünde yaptıkları eylemde, “Ayran içmiyoruz, ayrı düşmüyoruz. Kızlı erkekli yaşıyoruz” pankartı açtıkları için kendilerine dava açıldığını söyledi. Dava 7 yılın sonunda sonuçlandı.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi sanıklara önce 10 ay hapis cezası verdi, daha sonra bunu “5 ay boyunca alkollü içki satışı yapılan mekanlara girişin yasaklanması” yaptırımına çevirdi.
“İki söylemi esprili dille birleştirdik”
Mahkeme kararını ANKA’ya değerlendiren Dilan şunları söyledi:
“Hem gülünç hem korkunç bir karar”
Dilan İ., kararın bir dayatma olduğunu söyleyerek, “Bu aslında şu demek; biz, iktidarın muhafazakar söylemlerine uymuyoruz, bu söylemleri eleştiriyoruz. İktidar da bize şunu diyor: Bunu kendi rızanızla yapmıyorsanız ben size bunu yargı yoluyla dayatırım. Bu yanıyla hem çok gülünç bir yanıyla da çok korkunç bir karar” diye tepki gösterdi.
Erdoğan “Kız erkek aynı evde kalamaz, talimatını verdik” demişti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan olduğu dönemde üniversitelerdeki yurt yetersizliği sorunlarına dikkat çekerken, “Kız – erkek öğrenci aynı evde kalamaz. Talimatını verdik, denetimi yapılacak” demişti.
Erdoğan’ın açıklaması üzerine, o dönemki ismi YURTKUR olan Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü (KYK) yetkilileri, “İslami değil tamamen insani” bir operasyon olduğunu belirterek, “Yaklaşık 19 yurt kampüsünde kız ve erkek öğrenciler farklı bloklarda kalıyorlardı. Sadece yemekhaneleri ve kantinleri ortaktı. Kız öğrenciler, normalde şortlarıyla, başları açık şekilde yemekhaneye kantinlere inebilecekken erkek öğrenciler de olduğu için üstlerini değiştirmek zorunda kalıyorlardı. Kız öğrencilerden gelen talepleri de dikkate alarak, kızlara pozitif ayrımcılık yaparak, onları yeni yapılan yurtlara taşımaya karar verdik” açıklamasını yapmıştı.