Brezilyalı müzisyen Türk kızıyla evlendi, tahta kaşıkla çiftetelli oynadı

ALMANYA’da yaşayan, hukuk doktora öğrencisi Ebru Tunçel (28), 6 yıldır birlikte olduğu Brezilyalı müzisyen Lucas Gaspar (29) ile memleketi Bilecik’in Yenipazar ilçesine bağlı 60 haneli köyünde, Türk geleneklerine nazaran yapılan kına gecesi ve düğünle dünyaevine girdi. Brezilyalı damat, düğünde tahta kaşıkla çiftetelli oynarken, insanların sıcak kanlılığından kendisini konutunda üzere hissettiğini söyledi. Düğünde at binerek, köyü dolaşan ve gelenekleri tam olarak yerine getiren Tunçel ise memleketinde evlendiği için mutlu olduğunu söyledi.

İbrahim ve Melek Tunçel çiftinin 2 kızından Ebru Tunçel, Almanya’da doğup büyüdükten sonra İngiltere’nin başşehri Londra’da Kings College, Berlin’de Humboldt ve Roma’da L’universita Di Sapienza üniversitelerinin hukuk kısımlarından mezun oldu. Almanya’ya dönerek Berlin Freie Üniversitesi’nde etraf hukuku kısımda doktora eğitimini sürdüren Tunçel, 6 yıl evvel konserine gittiği Brezilyalı müzisyen Lucas Gaspar ile tanıştı. Çift, aşka dönüşen münasebetlerinde evlilik kararı aldı. Memleketi Bilecik’in Yenipazar ilçesine bağlı 60 haneli Çayköy köyüne gelen Tunçel, Gaspar ile Türk geleneklerine nazaran kına gecesi yaptı.

Köy meydanına büyük Türk bayrağının yanı sıra Brezilya bayrağı asıldı. ‘Gelin çevirme’ ismi verilen gelenekle Tunçel, elinde fenerle köy meydanında bayanlarla birlikte yürüdü. Bu sırada köyün bayanları Tunçel için türküler söyledi. Kına gecesinde de köylü bayanları türküleri eşliğinde Tunçel’in avuçlarına, Brezilyalı damadın da serçe parmağına kına yaktı. Gecede çift, arkadaşlarının yanı sıra ailesi ve köylülerle birlikte gece boyunca oynayıp eğlendi.’EVİMDE HİSSETTİM’Brezilyalı ailenin 3 çocuğundan Lucas Gaspar ise kına ve düğün boyunca köylülerden öğrendiği tahta kaşıkla çiftetelli oynadı. Müzik yaptığı sahnelerde ‘Sonny Klinger’ ismini kullanan damat, Türkiye’de insanların çok sıcakkanlı olduğunu ve bu nedenle kendisini konutunda üzere hissettiğini söyledi. Ebru Tunçel ile konser verdikleri bir aktiflikte tanıştıklarını kaydeden Lucas Gaspar, “7 yıldır Berlin’de müzisyenlik yapıyorum. Bir konserimde Ebru ile tanıştım. Konuştuk ve birbirimize aşık olduk. Çayköy’e geldiğimiz vakit klasik bir düğün yapma fikri doğdu. ‘Senin babaannen ve deden memnun olsunlar. Bu kültürü yaşatalım’ dedim. Benim için değişik bir tecrübeydi. Bu türlü bir enerjiyi daha evvel hissetmemiştim. Bu çeşit geleneklerin insanları duygulandırması, geleneklerin bu türlü yaşatılması beni çok keyifli hissettirdi ve duygulandırdı. Kaşıkla oynamayı da çok sevdim. Türkiye’nin gelenekleri Brezilya’ya çok benziyor, kendimi konutumda üzere hissettim. Çok misal şeyler fakat Türkiye’nin daha eski bir kökeni var. Bu geleneklerin daha esaslı olduğunu hissettim, yaşadığım her şeyin tadını çıkardım” diye konuştu.’KINA ELBİSEM 100 SENELİK’Düğününe köy meydanından at binerek gelen Ebru Tunçel ise babaanne ve dedesinin yaşadığı Çayköy köyüne yaz tatillerinde geldiğinde gelenekleri görüp yaşadığı için kendi düğününü de böyle yapmak istediğini söyledi. Kına gecesi ve düğünde çok keyifli olduğunu anlatan Tunçel, “Her tatil ben de buraya geliyordum. Babaannem ve dedemle birlikte tatilimi geçiriyordum. Babaannem hem değişik kültürleri ve köy düğünlerinin nasıl olduğunu anlatıyordu. Bu da benim ilgimi çekti. Değişik bir şey olsun diye biz de o denli düşündük. Çok değişik ve hoş geçti. Çok memnunuz. Daha evvel küçükken cet binmiştim lakin tekrar de çok heyecanlıydı. Kına gecesinde giydiğim elbise babaannemin anneannesinin elbisesiydi. Ben de çok sevmiştim. Babaanneme ‘Onları giyebilir miyim?’ diye sormuştum. Onlar da bizim yanımızda olsun diye karar vermiştik. Gelinliğim de babaannemin 60 yıllık gelinliği. Kına elbisem de 100 yıllık bir elbise” dedi. ‘ATALARIMIZI ANMAK İSTEDİK’İbrahim Tunçel de kızının Avrupa’da doğup büyümesine karşın Türk gelenekleriyle evlenmek istemesini memnunlukla karşıladıklarını söyledi. Baba Tunçel, tüm gelenekleri yerine getirdiklerini belirtip, “Kızım Ebru Almanya’da doğup büyümesine, 3 farklı ülkede hukuk fakültesini bitirmesine ve Berlin’de hukukçu öğretim üyesi olmasına karşın Türkiye’yi bilhassa köyümüzü çok seviyor. O yüzden düğününü de köyde yapmak istedik. Bilhassa 40-50 yıl öncesinde kalmış geleneklerimizi tekrar bir hatırlamak, genç jenerasyonlara aktarmak ve atalarımızı anmak istedik. O bizim için çok önemliydi” diye konuştu.

Göz Atın

Met İçince Ne Olur? Fetamin İçmenin Zararları

Hangi Üniversiteye Gittiğimi Nasıl Öğrenebilirim 2024

Anne Melek Tunçel de çok hoş düğün yaşadıklarını belirterek, “Çocuklarım küçükken tatil için daima Türkiye’ye, köye geldik. O vakitten beri köyü çok seviyorlar, alıştılar. Babaanne ve dedelerine çok bağımlılar. Ebru geleneklerini yaşatmayı çok seviyor. Eskileri anmak için bu türlü değişik elbiselerle bir düğün yaptık, çok mutluyuz” dedi.