Detaylarına baktıkça güzelleşen ada  

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Prens Adaları’nın en büyüğü ve en popüleri olan Büyükada öyle güzel evlere ve öyle başka bir havaya sahip ki neden herkesin gözdesi olduğunu anlamak hiç zor değil. Maalesef yaz aylarında ya da havaların güzel gittiği hafta sonlarında tadını çıkararak gezmek pek mümkün olmuyor. Troçki’nin tarif ettiği hallerinden eser kalmadığı gibi kalabalığıyla, gürültüsüyle adeta küçük İstanbul’a dönüşüyor! Ama fırsat bulur da bir bahar günü hafta içi giderseniz, ayrılırken kalbinizi adada bırakırsınız.

Büyükada’nın 15’inci yüzyılda Osmanlı’nın şehirde ele geçirdiği son yer olduğu düşünülüyor. 1846’ya kadar vapur seferleri yapılmamış ama sonrasında hızla popülerleşmiş. Özellikle yaz sıcaklarından bunalan keyfine düşkün İstanbul halkı adayı mesken tutmaya başlamış. 1909’da II. Abdülhamid’e yapılan darbe sonrası birçok kişi adaya sürgün edilmiş. 1929’da ise Rus devrimci Leon Troçki adaya sürülmüş. Eski adı ‘Prinkipo’ olan Büyükada palmiye, çam ve çınar ağaçlarının birleşimine eklenen birbirinden güzel ahşap evler ve rengârenk bahçeleriyle büyüleyici bir güzelliğe sahip. Aralarında vadi olan iki de tepesi var. İsa Tepesi 164, Yüce Tepe 202 metre yüksekte.

Detaylarına baktıkça güzelleşen ada  

Göze gönüle bayram ettiren evler
Adaya ilk adım attığınız yer, 1899 yılında Mihran Azaryan tarafından tasarlanan iki katlı iskele. İskele binası, yıllar içinde sadece gelen vapurları karşılamamış. Adadaki ilk sinema da dahil olmak üzere zaman içinde değişik amaçlarla kullanılmış. Büyükada’daki Çankaya Caddesi, sadece İstanbul’un değil Türkiye’nin en güzel caddelerinden biri. Öyle muhteşem evler ve bahçeler sıralanıyor ki burada yürümek gözlere, gönüllere bayram ettirmek gibi… Karşınıza çıkan evlerden en güzeli, Con Paşa Köşkü. Adalara vapur seferlerini başlatan ve Con Paşa olarak anılan Trasivolos Yannaros için 1880’de yapılmış. Cadde üzerinde göreceğiniz Fabiato Köşkü bir diğer göz alıcı yapı. Gözetleme kuleli ve kırmızı tuğlalı Mizzi Köşkü, ünlü mimar Raimondo d’Aronco imzalı. Adalar Kaymakamlığı ise bir zamanlar Hacopulo Köşkü olan binada yer alıyor.

Tepelere kurulu manastırlar
Yüce Tepe’deki Aya Yorgi Koudonas Manastırı’nın günümüzdeki hali, 1752-1909 tarihlerinde yapılmış yarım düzine kilise ve şapelden oluşuyor. İsa Tepesi’ndeki Sotiros Christou (Kurtarıcı İsa) Manastırı da Bizans döneminde yapılmış. Rum Patrikhanesi’nin 16’ncı yüzyıl sonunda restore ettirdiği manastırdaki orijinal yapılardan sadece ikonastasisin (kiliselerdeki bölme duvarı) olduğu bina, iki katlı güney kanadı ve dış binaların bazıları kalmış. Aya Nikola Manastırı, Panayia (Meryem Ana) Kilisesi, Fransisken San Pasifico Kilisesi de listenizde olsun. Adanın en güzel camisi, II. Abdülhamid döneminde yapılmış. 1893’ten yadigar Hamidiye Camii’ni görülecekler listenize alın. Adada 1903’te inşa edilen bir de sinagog var.

Detaylarına baktıkça güzelleşen ada  

İsa Tepesi’nin yamacında, Japonya Nara’daki Todaiji Tapınağı’ndan sonra dünyadaki en büyük ikinci, Avrupa’daki ise en büyük ahşap yapı olan altı katlı bir bina var. Aslında adaya hiç gitmeyenlerin bile bildiği bir yapı burası çünkü uzun yıllardır politik tartışmaların merkezinde. 1903’te Rum Yetimhanesi’ne dönüştürülen ve 1964’e kadar bu işlevini sürdüren binanın akıbeti hala belli değil. Ne yazık ki çok önemli bir tarihi eser bakımsızlıktan yıkılmak üzere…

Detaylarına baktıkça güzelleşen ada  

izmir escort

izmir escort

antalya escort

escort izmir

bursa escort

porno izle

türk porno

escort antalya

apkdownloadx.com

izmir escort

eskişehir escort

takipçi satın al

instagram takipçi satın al

tiktok takipçi satın al

tiktok beğeni satın al

gramtakipci.com.tr

smm panel

oyun forumu

antalya escort

istanbul escort

izmit escort

porno

escort beşiktaş

escort avcılar

istanbul escort

porno izle

izmir escort

porno izle

istanbul escorts