Romanların köyü Bakırlık’ta atıl topraklar tarıma kazandırıldı

Zonguldak‘ın Ereğli ilçesinde atıl durumdaki yerleri işleyip tarıma kazandıran Bakırlık köyü sakini Romanlar, kendi istihdamlarını yaratıp ülke iktisadına katkı sağlıyor.

İlçeye 15 kilometre uzaklıkta bulunan, 4 mahalleden oluşan 105 haneli, 750 nüfuslu Bakırlık köyü, vakitle yalnızca Roman vatandaşların yaşadığı bir köy haline geldi.

Yaklaşık 20 yıl evvel atıl durumdaki yerleri işlemeye başlayan köy sakini Romanlar, fındık başta olmak üzere pek çok meyve ve zerzevat ekti.

Göz Atın

Met İçince Ne Olur? Fetamin İçmenin Zararları

Hangi Üniversiteye Gittiğimi Nasıl Öğrenebilirim 2024

Yetiştirdikleri eserlerle ülke iktisadına katkı sunan Romanlar, ülkenin pek çok kentinden gelen mevsimlik çalışanlara de istihdam sağlıyor.

“20 yıllık periyotta köy bu hale geldi”

Köy muhtarı ve Zonguldak Bölgesi Romanlar Derneği Lideri İstek Demir, AA muhabirine, köylerinin Türkiye’deki Roman vatandaşlara örnek köy olmasını istediğini söyledi.

Köyde istihdam sorunu olmadığını, herkesin tarlasını işler hale getirerek karını sağlayabildiğini aktaran Demir, şunları kaydetti:

“Roman deyince kendisi iş bulamaz’ diye konuşulur lakin Şanlıurfa, Şırnak, Mardin, Adana üzere vilayetlerden mevsimlik buraya en az 150 personel gelir. Bir ay üzere müddetle köyümüzün fındığını toplar ve masraf. Roman deyince barınma sorunu akla gelir ya… Buraya gelen çalışanımızın barınma sorunu bile yok. Bırakın kendimizi gelen personelin devletin vermiş olduğu kurallara uygun halde banyosu, suyu, elektriği, çamaşır ve bulaşık makinesi üzere imkanlar da köyümüzün personel meskenlerinde mevcut.”

Demir, üretmenin ehemmiyetine işaret ederek, “Üretmeden tüketilirse hem ülke daha berbata sarfiyat hem beşerler tembel olur. Biz bu tembelliği aştık. Bakıyoruz köyler boşalmış. Kentte ne var? Köyde zerzevat, meyve var, her yer bağ bahçe. Hayvan besle. Televizyonun karşısına oturup da akşama kadar program izleyeceğine iki hayvan alıp bahçede otlatırsan, onun karnını doyurursun, akşam sütünü sağarsın, sütün, yoğurdun, her şeyin olur. Köy üzere yok ki.” diye konuştu.

İnsanlara en büyük zararın çalışmayan insanlardan geldiğini anlatan Demir, “İş yok’ diyen insan palavra söylüyor. Biz emekçi bulamıyoruz. Çalışırsan, meskenine para girerse ailende ve meskeninde huzur olur. Para kazanmak için çalışmak lazım. 20 yıllık devirde köy bu hale geldi.” dedi.

“İşimiz daima çalışmak, üretmek”

Köy sakinlerinden evli ve 5 çocuk sahibi Şenol Demir de 50 dönüm yerinin ve hayvanlarının olduğunu, geçimini fındıkla sağladığını söyledi.

Yılda 10 ton fındık topladıklarını belirten Demir, “Doğudan 22 emekçim geliyor. Bende 15 gün fındık topluyor. Her şey çalışmakla oluyor. Bu topraklar boş topraklardı. Kendimiz fındığı diktik, ürettik, şu anda ekmeğini yiyoruz. Üreten beşerler olmak istiyoruz. Herkes üretsin, çalışsın, çabalasın. Allah çalışana veriyor. Bu köyde kahvehane yok. İşimiz daima çalışmak, üretmek.” diye konuştu.