Tır şoförlüğü yapan Tolga Karel: ’12 ceset taşıdım!’

21 Temmuz 2021, 06:50 yayınlandı

A+
A-

Paylaş

Yaprak Dökümü dizisindeki Oğuz rolüyle ünlenen oyuncu Tolga Karel, Amerika’da tır şoförlüğü yapmaya başlamıştı. Ünlü oyuncu, tüm yaşadıklarını canlı yayında anlattı.

Evlenip 3 çocuk sahibi olan ve Amerika’da tır şoförlüğü yapmaya başlayan eski oyuncu Tolga Karel, bu mesleği yaparken başına gelenleri ve Amerika’daki mevcut sağlık sistemi hakkında konuştu. 2. Sayfa adlı magazin programına katılan Karel, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

‘Geçtiğimiz ay böbreklerimi üşüttüm. Bir hastaneye gittim, röntgen çeksinler diye… Benden 3.500 dolar istediler. Yani 25 bin TL. Ben de dedim ki “Röntgen çekin, böbreğim de sizde kalsın, ödeşelim. Ölürüm de ben size bu parayı vermem. Ailemi korumak için bir aydır TIR’da yaşıyorum. Çünkü dışarıda çalıştığımız için ne kadar dikkat etsek de hastalık kapmış olabiliriz.’

‘İNSANLAR İŞLERİNİ KAYBEDİYOR’

‘İnsanlar burada işlerini kaybediyorlar. Çok zor durumdalar. İşim var diye şükrediyorum. Eşim aradı dün ağlayarak, 1.5 yıldır çalıştığı işten çıkartmışlar. New York’a gittiğimde bana ‘kısa mesafe bir yük var’ dediler. Gidip yüke baktığımda başka bir morga götürülmek üzere 12 ceset olduğunu gördüm. Önce şoke oldum,ne yapacağımı bilemedim. TIR’ın soğutmalı dorsesinde koronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden 12 kişinin cesedini taşıdım.’

Tır şoförlüğü yapan Tolga Karel: '12 ceset taşıdım!'

Yaprak Dökümü dizisinde canlandırdığı Oğuz karakteriyle ünlenen, oyunculuğu bırakıp Amerika’da TIR şoförü olan Tolga Karel üçüncü kez baba olmanın heyecanını yaşadı. Duygularını Instagram hesabından paylaşan Karel, kanser hastalığı sebebiyle vefat eden Neslican Tay’ı da andı. İşte Tolga Karel’in o açıklaması:

Tır şoförlüğü yapan Tolga Karel: '12 ceset taşıdım!'

“Yaşam ile ölüm arasında ince bir çizgi de aynı saatlerde Oğlum Kenan’ın doğumunu karşılarken Neslican Tay’ın ölümünün haberi geliyor… Neslican Rizeli bir Karadeniz kızı! Tıpkı Annem gibi savaşçı hırçın ama olmuyor tutunamıyor hayata… Sevincim ve üzüntüm birbirine karışıyor.. Hoşgeldin Kenan, hoşçakal Karadeniz’in Asi kızı Rabbim öyle büyük ki, sevdiği bir kulunu yanına alırken diğerini veriyor aynı saatlerde… Bir kez daha anlıyorum bedenimiz fani, ruhlarımız Allah’a emanet.”