Yanlış hesap köyü harabeye çevirdi

25 Kasım’da Azerbaycan kontrolüne geçen Kelbecer rayonuyla Karabağ bölgesi sınırında yer alan Çaraktar köyünün Ermeni halkı “Düşman eline geçeceğine yakarız” anlayışıyla evlerini ateşe verdikten sonra aslında köyün Ermeni kontrolünde kalacağını öğrendi. Eurasia Diary haber sitesinin aktardığına göre, 1993’ten bu yana köyde yaşayan Ermenilerin önemli bir kısmı da anlaşmadan önce evlerini terk ederek Ermenistan’a gitti.

YAKIP KÜLE ÇEVİRDİLER

1992 yılında ilk Karabağ savaşı patlak verdiğinde ve Ermenistan kuvvetleri Kelbecer’i işgal ettiğinde Çaraktar köyü Karabağ’daki Mardakert reyonundan alınarak Kelbecer rayonuna bağlanmıştı. Bu nedenle Ermenilerin, köyün el değiştireceği düşüncesiyle evlerini yakıp yıktığı belirtildi. Buna karşın üçlü anlaşma Azerbaycan topraklarının iadesi Ermenilerin tek taraflı çizdikleri il sınırlarına göre değil, Sovyetler Birliği dönemindeki haritaya göre imzalandı. Böylece Çaraktar köyü Kelbecer rayonuna değil, Karabağ bölgesi sınırlarında kaldı. Habere göre, her şeyi yakarak köyü terk eden Ermeniler ise, “Nasıl olsa Azerbaycan ile sınır komşusu olarak yaşayamazdık. Hep tedirgin olacaktık. Buralardan göç etmemiz daha iyi” diyor.

Göz Atın

Met İçince Ne Olur? Fetamin İçmenin Zararları

Hangi Üniversiteye Gittiğimi Nasıl Öğrenebilirim 2024

ŞİMDİ LAÇİN’İ YAKIYORLAR

Ağdam ile Kelbecer rayonlarının Azerbaycan’a geri verilmesinin ardından şimdi sıra Laçin rayonuna geldi. Azerbaycan’a 1 Aralık’ta teslim edilecek Laçin bölgesinde de birçok evin yakıldığı ifade edildi. Bölgeden bildiren Rusya’nın resmi RİA ajansına göre, evlerini boşaltmaya devam eden Ermeniler kapı ve pencereleri dahi söktükten sonra yapıları ateşe veriyor. Laçin’in de Azerbaycan’a teslim edilmesi ile Dağlık Karabağ’ın etrafındaki 7 bölgede de Azerbaycan bayrağı dalgalanacak.

FRANSA’YA NOTA VERİLDİ

Öte yandan Azerbaycan, Fransa Senatosu’nun Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını tanıma kararı dolayısıyla Fransa’ya nota verdi. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Fransa’nın Bakü Büyükelçisi Zacharie Gross, Bakanlığa çağrıldı ve kendisine Azerbaycan’ın protesto notası verildi. Azerbaycan Dışişleri’nden Fransa’nın adımına ilişkin yapılan açıklamada, “Arabuluculuk rolünü üstlenen bir ülke tarafından böyle bir kararın kabul edilmesi, bu ülkenin tarafsızlığı konusunda ciddi şüphe uyandırıyor. Bu karar, Azerbaycan toplumunda adil bir arabulucu olan Fransa’nın itibarını da baltalıyor” denildi.

ARABULUCU OLAMAZ

Azerbaycan Meclisi’nden de Fransız Senatosu’nun kararına sert tepki geldi. Azerbaycan Meclisi, Fransa’yı kınayan ve bundan sonra bu ülkenin arabulucu olamayacağını ilan eden bir bildiriyi kabul etti. Oybirliği ile geçen bildiride, Azerbaycan hükümetine çağrı yapılarak Fransa’nın AGİT Minsk Gurubu üyeliğinden çıkartılması talep edildi. Bildiri metninde, “Açık bir şekilde Ermenistan yanlısı tutum sergileyen Fransa bundan böyle ihtilafın siyasi çözüm sürecinde yer alamaz” ifadeleri yer aldı.

FRANSA’NIN KARARI ‘GÜLÜNÇ’

Dışişleri Bakanlığı, Fransa Senatosunun Karabağ ihtilafı hakkında dün kabul ettiği karara tepki göstererek, “Fransa Senatosunun Azerbaycan’a işgalden kurtardığı kendi topraklarından çekilmesi çağrısında bulunması ciddiye alınamayacak kadar gülünç, tarafgir ve gerçeklerden kopuk bir anlayışın tezahürüdür” açıklamasında bulundu. Yazılı açıklamada, kararın, uluslararası hukukun en temel ilkelerinin, meşruiyetin ve hakkaniyetin iç politika mülahazaları uğruna hiçe sayılmasının ibretlik bir örneği olduğunun altı çizildi. Bakanlık, “Esasen Azerbaycan’ın sahada aldığı sonuç, Birleşmiş Milletler (BM) kararlarına yansımış, Fransa’nın da eş başkanı olduğu Minsk sürecinde kayıt altına alınmış ancak hayata geçirilememiş haklarının somutlaştırılmasıdır. Zira ilgili BM kararları Ermenilerin işgal ettiği Azerbaycan topraklarından derhal ve şartsız çekilmelerini amirdir” ifadesini kullandı.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ise, “Fransa’nın AGİT Minsk Grubu’nun Eş Başkanı olarak tarafsız olması gerekmektedir. Bu karar ise bunun böyle olmadığını, Fransa’nın Karabağ ile ilgili çözümün değil, sorunun parçası olduğunu bir kez daha göstermiştir” dedi.