Yedigöller’de sonbaharın gelişiyle renk cümbüşü yaşanıyor

10 Şubat 2022, 04:32 yayınlandı

A+
A-

Paylaş

İSTANBUL (AA) – Doğal güzellikleriyle ünlü Bolu Yedigöller Ulusal Parkı’nda hazan mevsiminin gelmesiyle sararan yapraklar renk cümbüşü oluşturdu.

İsmini bünyesinde barındırdığı Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl’den alan Yedigöller Ulusal Parkı, her mevsim doğaseverlere farklı hoşluklar sunuyor.

Ankara ve İstanbul üzere iki büyük kent ortasında yer alan ve Bolu kent merkezine yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta bulunan Yedigöller’de sonbaharla birlikte adeta renk cümbüşü yaşanıyor.

Sarı, kahverengi ve yeşilin her tonuna sahip Yedigöller, büyüleyici hoşluğu sayesinde bilhassa sonbaharda iş ve büyük kentlerin geriliminden uzaklaşmak isteyen tabiat tutkunlarını ağırlıyor.

Burada gölleri, şelaleleri, dilek çeşmesini ve gülen kayaları gezen, balık tutan ziyaretçiler, tertemiz tabiatta keyifli vakit geçiriyor. Çadır ve karavan kampı da yapabilen tatilciler, Kapankaya seyir terasıyla doğal hoşlukları farklı bir açıdan görme fırsatı yakalıyor.

Her mevsim çok sayıda tatilciyi ağırlayan Yedigöller Ulusal Parkı’nı yılın birinci 9 ayında 94 bin kişi ziyaret etti.

“Tüm önlemleri almış bulunmaktayız”

Bolu Tabiat Müdafaa ve Ulusal Parklar Şube Müdürü Serpil Uysal, AA muhabirine, Yedigöller’in her yıl olduğu üzere bu yıl da sonbaharı en yeterli halde yaşamaya hazırlandığını söyledi.

Önlemleri artırdıklarını vurgulayan Uysal, “Ziyaretçilerimizin otopark sıkıntısını çözmeye çalıştık. Bu bahiste bu dönem içerisinde birtakım uygulamalarımız olacak. Gerek yaşadığımız pandemi süreci sebebiyle aldığımız önlemler gerekse sahanın paklığı manasında gereken tüm önlemleri almış bulunmaktayız. Ziyaretçilerimizi geçen yıllarda olduğu üzere bu sene de en düzgün formda ağırlayacağımızı düşünüyoruz.” diye konuştu.

Uysal, Yedigöller’i bu yıl eylül sonuna kadar 94 bin kişinin ziyaret ettiğini, bu sayının yıl sonu 200 bini bulacağını söz etti.

Uysal, ulusal park içerisine çadır kurmak isteyenlerin can güvenlikleri açısından kamp alanı dışına çıkmamaları gerektiğini vurgulayarak, “Ateş yakmak ve yemek muhtaçlığını karşılamak için kullanmış oldukları sistemin yer ateşinden uzak olması gerekir. Yere temas etmeyen mangalların içerisinde olması gerekiyor. Mangal küllerinin de hiçbir suretle yere dökülmemesi gerekiyor. Bu tabiata önemli ziyan veriyor. Onlar için yapılmış özel çöp konteynerleri var. Mangal küllerini ona atmaları gerekir.” ikazında bulundu.