Yalnızken İzlerseniz Korkudan Pişman Olacağınız 16 Ürkütücü Belgesel

Uykularınızın kaçmasına hazır olun…

Kaynak: https://www.buzzfeed.com/spenceralthouse…

Bu belgesel, 2007 yılında Portekiz’de ailesiyle tatil yaparken kaybolan 3 yaşındaki Madeleine McCann’i anlatıyor. Anne ve babası arkadaşlarıyla birlikte restorandayken, Madeleine ve iki kardeşi odalarına uyumak için geri dönmüş. Gecenin ilerleyen saatlerinde ebeveynleri çocuklarını kontrol etmek istemiş ancak Madeleine’in orada olmadığını fark etmiş. Bu süreçte birden fazla suçlamalarda bulunulmuş, hikayeler tutarsız olmaya başlamış ve soruşturmanın başında görev alan kişi bile sorgulanıyormuş. Madeleine tüm dünyadaki çocuk kaçırılma olaylarının en bilinenlerinden biridir.

Göz Atın

Behzat Ç. İzleme Sırası Nedir?

Star Wars İzleme Sırası (2024 Nereden Başlayayım?)

Buradan izleyebilirsiniz: Netflix

Açık suların oldukça korkutucu olduğu inkar edilemez, bir de yerin 100 metre altında ışık ve ısı olmadan mahsur kaldığınızı düşünün… Chris Lemons’a 2012 yılında tamamen olan şey bu. Chris Lemons, Kuzey Denizi’nin derinliklerinde bir geminin tamiri yaparken, bağlı olduğu gemi ve nefes almasına yarayan boru hava koşullarından dolayı sürükleniyor ve kopuyor. İzlerken nefesinizin kesilmesine neden olacak bu belgeselde, o gün gemide yaşananları anlatıyor.

Buradan izleyebilirsiniz: Netflix

Bu belgeselde, 1980 yılında üniversiteye başladıktan sonra ikizini bulan Bobby Shafran için işler zamanla daha da karışmış. Gazetede fotoğrafları yayınlanan bu ikizlere daha sonra biri daha ulaşıyor ve aslında üçüz oldukları ortaya çıkıyor. Neden birbirlerinden ayrıldıklarını çözmeye çalışan bu üçüzlerin, aslında devlet tarafından yapılan bir araştırma olduğunu keşfetmişler.

1970lerde Idaho’da yaşayan 12 yaşındaki bir kız ailesinin komşusu ve en yakın arkadaşı tarafından kaçırılmış… hem de iki kere. Oldukça inişli ve çıkışlı olan bu belgeselde ne ararsanız var. Kızın ailesi ile kaçıran kişinin arasında bir ilişki bile var… 

Buradan izleyebilirsiniz: Netflix

2009 yılında yolun ters tarafından hızla giden Diane Schuler, karşısındaki araçla çarpışıyor ve kızı, üç yeğeni ve kendisi de dahil olmak üzere 8 kişinin ölümüne sebep oluyor. Medikal raporlara göre Diane’in yüksek miktarda alkollü olduğu ortaya çıkıyor ancak eşi Diane’in asla o kadar alkol almayacağını söylüyor. Bu belgesel, 2009 yılında kadar olan olayları ve gerçekte ne olduğunu aydınlatmaya çalışıyor.

9 Eylül’de Dünya Ticaret Merkezi’ne düzenlenen saldırıda Alicia Esteve Head’in 78. katta olduğu iddia ediliyor. Bu saldırıdan kurtuluşu hakkında oldukça sürükleyici bir ifade veren Head, nişanlısının diğer binada öldüğünü açıklamış. Daha sonra bu saldırıdan kurtulanlar için oluşturulan destek grubunun başkanı olan bu kadın ile ilgili bir problem ortaya çıkıyor. Alicia Esteve Head aslında o gün saldırıya uğrayan binalardan hiçbirinde bulunmuyordu hatta ülkede bile değildi, Barselona’da okuldaydı. Peki ya kim bu Alicia Esteve Head? Öğrenmek için izlemeniz gerekiyor…

Joyce Carol Vincent 2003 yılında Londra’daki dairesinde öldü ancak cesedi neredeyse 3 yıl boyunca bulunmadı. Vincent kirası ve apartman için olan ödemelerini otomatik ödeme yaptığı için kimse öldüğünü fark etmemişti. Cesedinin durumu o kadar kötüleşmişti ki bulunduğunda neredeyse sadece iskeleti gözüküyordu. Daha üzücü olan şey ise cesedi daha gönderilmemiş Noel hediyelerinin yanındaydı…

Pensilvanya’da bir pizza kuryesi olan Brian Wells, 2003 yılında boynuna bomba bağlanmış bir şekilde banka soygunu gerçekleştirmiş. Brian Wells, bu soygunu zorla yaptığını ve eğer karşı gelirse gerçek soyguncuların bombayı patlatacağını söylemiş. Gerçek olayları anlatan olan bu belgesel serisinde “pizza bombacısı” davası çözülmeye çalışılıyor. 

Buradan izleyebilirsiniz: Netflix

Perili evler hala ürpertici bir bakıyorsunuz sizi güldürüyorlar, ardından sizi ağlatıyorlar. Ancak bazı insanlar hayatlarını bu perili evleri aşırı derecede korkutucu yapmaya adamış. Hem korkutucu hem de eğlenceli bu belgeselde, dünya üzerindeki en korkutucu perili evlerin perde arkaları ve onları yaratan insanları tanıyoruz.

Rahibe Catherine Cesnik, 1969 yılında kaybolduğunda, Maryland’de bulunan Başpiskopos Kenough Lisesi’nde bir öğretmendi. İki ay sonra cesedi bir çöp yığınının yarında bulundu. Cesnik, zamanında okulun papazından cinsel saldırı konusunda şüphelenmişti ve bu belgesel Catherine’e gerçekte ne olduğunu araştırıyor. 

Buradan izleyebilirsiniz: Netflix

Hala çözülememiş olan, 1996 yılında kendi evinde öldürülen JonBenet Ramsey davasını çoğu kişi biliyor. Bu belgeselde, cinayet hakkında sahte bir film için oyuncu alımını süreci ele alınıyor. Gerçek hayatta olayları yaşayan ve cinayete karışan insanları canlandıracak aktörlerle görüşleri hakkında röportaj yapılıyor. Bu belgesel, oldukça karışık ve sinir bozucu bu olaylara göz atmanızı sağlıyor.

Buradan izleyebilirsiniz: Netflix

John du Pont, Amerikan Olimpiyat güreş takımı için antrenman tesisi kuran bir multimilyonerdi ve spesifik olarak Dave Schultz isimli güreşçiye kafayı takmıştı. Bu belgeselde Dave Schultz’u öldüren John du Pont’un düşüşü ve daha önce hiç görülmemiş röportajlar ve görüntüler kullanılıyor. 

Buradan izleyebilirsiniz: Netflix

Tecavüzleri, cinayetleri ve parçaladığı erkek çocukları ile bilinen Jeffrey Dahmer’i anlatan bu belgeselde, Dahmer’in 1991 yılının yaz mevsiminde tutuklandığı dönem ele alınıyor. Belgeselde, davanın baş dedektifi, adli tabibi ve Jeffrey’in komşusunun verdiği röportajlar yer alıyor.

Bu belgeselde, 2007 yılında, 13 yaşındaki erkek çocuk ve 4 yaşındaki kız kardeşi bakıcıları ile birlikte evdeyken, kız kardeşini boğarak ve 17 yerinden bıçaklayarak öldüren erkek çocuğu ve annelerinin olayı çözmeye çalıştığı süreç ele alınıyor.

Issei Sagawa, bir kadını evinde vurarak öldürüyor ve kadının güzelliğini alacağını düşünerek onu yeme kararı alıyor. İki günlük bir süreçte kadının vücudunun farklı yerlerini yiyen Sagawa, ayrıca ceset ile cinsel ilişkiye de giriyor. Daha sonra bu cesetten kalanları yaşadığı yer olan Fransa’da bir göle atıyor. Dava için 2 yıl bekleyen Issei Sagawa’ya daha sonra akıl hastası teşhisi koyuluyor ve suçlamalar çekiliyor. Japonya’ya sürgüne götürülen bu adam, legal olarak tutuklanamadığı için günümüzde de serbest. Bu kısa belgeselde olan olaylar ele alınıyor. 

Buradan izleyebilirsiniz: YouTube

Andrew Bagby, 2001 yılında kız arkadaşı olan Shirley Jane Turner tarafından öldürülüyor. Bu belgesel aslında Andrew Bagby için bir aşk mektubu olacakken, daha sonra Turner, Bagby’den hamile olduğunu fark ediyor. Belgesel ilerledikçe acıklı ve sinir bozucu bir olaya dönüşüyor.