Faruk Bildirici: Siyasi iktidar muhalifleri bir sivil toplum kuruluşunun idaresine seçildiğinde çabucak karalama korosu devreye giriyor

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, “Siyasi iktidar muhalifleri bir sivil toplum kuruluşunun idaresine seçildiğinde ya da birileri iktidarın güzeline gitmeyen konuşmalar yaptığında medyada çabucak bir karalama korosu devreye giriyor; FETÖ şüphelisi, PKK’lı, DHKP-C yandaşı, sabıkalı, cürüm kayıtlı, terör destekçisi üzere damgalar yapıştırılıyor.” değerlendirmesini yaptı.

Bildirici, farukbildirici.com’da yayımlanan yazısında, “İktidar takviyeli Metin Feyzioğlu Türkiye Barolar Birliği başkanlığını kaybedince tıpkı “karalama korosu” yeni lider ve takımını karalamaya başladı. Evvel Sağkan’ın kazanmasının akabinde, Genel Şura salonunda birtakım avukatların “Gündoğdu daima uyandık” marşını söylemesini televizyonlarda ve internette lisanlarına doladılar.” tabirini kullandı. 

Bildirici şunları kaydetti:

Göz Atın

Eski Facebook’umu Bul ve Aç

Trendyol Express Kargo Takip 2024

“Seçimin sonraki günü de “TBB’ye eşcinsel hayranı başkan” (Yeni Akit), “İslam’ı gaye almıştı” (Yeni Şafak) haberleri yapıldı. 7 Kasım’da Aydınlık’ta yayımlanan “Sağkan’ın sicili: Terörist için taziye mesajı” başlıklı haberin spotu motamot şöyleydi: “Sağkan, lider seçilmesinin akabinde adeta HDP’li Selahattin Demirtaş’a gönderme yapan bildiriler verdi. Sağkan’ın, ‘Ülkemizde insan hakları ihlallerinin arttığı, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının uygulanmadığı’ tabirleri reaksiyon çekti.”

Haberde ise Sağkan’ın, “adeta Demirtaş’a gönderme yaptığı” cümleler yoktu. Kimlerin reaksiyon gösterdiği bilgisine de rastlayamadım. Üstelik haberde Sağkan’ın AYM ve AİHM kararlarının uygulanmadığı kelamları “iddia” diye nitelendirilmişti. Halbuki AYM ve AİHM kararlarının uygulanmadığı bir gerçek. Somut örnekler bir yana Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi’nin Osman Kavala hakkındaki AİHM kararı uygulanmadığı için ihlal prosedürü başlattığı malum. Barolar Birliği idaresi aleyhindeki haberler serisi dün de Yeni Şafak’ın “TBB idaresinde terör destekçileri” haberiyle devam etti. Haberin spotu motamot şöyleydi:

“TBB’nin yeni idaresine terör örgütlerine yakın isimlerin girmesi dikkat çekti. Lider Erinç Sağkan’ın grubundaki Atilla Çelik FETÖ’cülerin avukatı, Turgay Hınız FETÖ destekçisi, Abdülbaki Çelebi ve Ali Bayram PKK şovlarında uzunluk göstermiş. Veli Küçük DHKP-C yandaşı, Fedayi Doğruyol ise birebir terör örgütünün avukatı.” Sağkan ve grubundaki hukukçuların, avukatlık yapmaları, adil yargılanma hakkını savunmaları bile kabahat olarak sunuluyordu. Hatta siyasi faaliyetlerde bulunmaları, protesto şovlarına katılmaları dahi teröre dayanak olarak nitelendirilmiş; Barolar Birliği’nin yeni idaresi “DHKP-C’, FETÖ ve PKK’ya yakın isimler” olarak damgalanmıştı. Bu beşerler hakkında bu suçlamalar nedeniyle bir soruşturma dahi yokken onları örgüt üyeliği ile suçlamak gazetecilik ile uyuşmaz. Esasen Barolar Birliği’nin yeni idaresiyle ilgili Yeni Şafak’ın haberi de Yeni Akit ve Aydınlık’ın haberleri üzere gazetecilikten çok politik gayelerle hazırlanmış metinler görünümünde.”