Prof. Dr. Bülbül: Hükümetin bir enflasyon siyaseti yok

Ekonomist ve maliyeci Prof. Dr. Duran Bülbül, “Türkiye’de fakir, zenginin varlığını korumaktadır. Bu siyasetlerle, Türkiye’nin enflasyon ve öteki makro problemlerinin tahlili mümkün değildir. Zati hükümetin de enflasyonu azaltmaya dönük bir siyaseti yok” değerlendirmesini yaptı.

Ege Saati’den Yusuf Körükmez’e konuşan Bülbül, “KDV yükü geniş halk kitlelerinin üzerinden alınıp yüksek gelir kümesine aktarılmalıdır” dedi.

Bülbül şunları kaydetti:

Göz Atın

Telefon Nasıl Şarj Edilmeli – Telefon Yüzde Kaçta Şarjdan Çıkarılmalı

iPhone Wifi Güvenlik Zayıf Nasıl Düzeltilir

-Hükümet enflasyon artışını neden durduramıyor? Bu artış suratı bu halde devam ederse Türkiye’nin önünde ne üzere meseleler çıkar?

Türkiye’de enflasyonun temel sebebi, maliyetlerden kaynaklıdır. Yani Türkiye’nin enflasyonu maliyet enflasyonudur. Maliyet enflasyonunun bir nedeni ithal edilen orta mallardan kaynaklı olabilir. Fakat bu durum yalnızca, enflasyonun kısmi nedenidir. Türkiye’nin temel sorunu, üretim yapmamaktan kaynaklıdır. Orta malı üretemeyen, yalnızca ranta dayanan bir iktisadın makro problemlerine tahlil getirmesi mümkün olamayacaktır. Bilhassa petrol, güç ve doğal gaz üzere üretim girdilerini üretemeyen bir iktisadın kalıcı bir formda bu sorunu çözmesi mümkün değildir. Ayrıyeten yürütme organının, iktisat teorisinde yer almayan, “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur” üzere bir siyaseti enflasyonun tahliline hiçbir katkı sağlamayacağı üzere, enflasyonu daha fazla artıracaktır.

Faiz oranlarını düşürerek enflasyonu düşürme siyaseti, iktisatta çok farklı ve olumsuz bir tablo ortaya çıkarmıştır. Şu anda iktisat bilimiyle açıklanamayan bir durumla karşı karşıya kalınmıştır. Enflasyon oranı % 61, Merkez Bankasının siyaset faizi % 14, hazine borçlanma faizi % 27 ve piyasa faizi ise % 26 civarındadır. Devlet bu türlü bir siyasetle insanları Türk parası varlıklarının gerçek olarak gerilemesine neden olmaktadır. Lakin birtakım bireylerin ise, kur muhafazalı mevduat faizi ile paraları korunmakta ve bu fark hazineden vergilerle karşılanmaktadır. Örneğin, üç ayda kur muhafazalı faiz için ödenen para 13 milyar civarındadır. Bu para insanların verdikleri vergilerle karşılanmaktadır. Fakirlerin zenginleri finanse etmesidir.

Kısaca fakir, Türkiye’de zenginin varlığını korumaktadır. Bu siyasetlere Türkiye’nin enflasyon ve öteki makro problemlerinin tahlili mümkün değildir. Aslında hükümetin de, enflasyonu azaltmaya dönük bir siyaseti yoktur.

-Vatandaş geçinemiyor, ekmek, yağ, şeker, et kuyrukları var. Daha makûs ne olabilir sorusunu sordukça yeni zorluklarla karşılaşıyor. Şu anki durumdan daha da berbatı var mı? Türkiye’yi neler bekliyor?

Türkiye iktisadı, üstte da belirtildiği üzere enflasyon sıkıntısını çözemezse ve üretimi artırıcı bir iktisat siyaseti ortaya koymazsa, fakirleşme daha fazla olacak ve giderek halkın temel besin hususlarına ulaşma imkânı ortadan kalkacaktır.”