Glutensiz unların her biri çok taraflı alternatifli, kendine has besinsel yararları olan ve lezzet profilleri sunan çeşitli tahıllardan, tohumlardan ve öteki kaynaklardan elde edilir. Badem unundan doyurucu karabuğday ununa kadar bu glutensiz seçenekler, glutensiz yemeklerin anahtarı niteliğindedir. Diyet kısıtlamaları yahut tercihleri ne olursa olsun, herkesin ekmek, kek ve başka un bazlı yiyeceklerin tadını çıkarmasını mümkün kıldılar. Bu içeriğimizde, farklı glutensiz un tiplerini keşfedeceğiz.
Günümüz mutfak dünyasında Gluteni Anlamak kıymetlidir. Gluten buğday, arpa ve çavdar üzere tahıllarda bulunan bir protein çeşididir.
Pek çok kişi glüten içeren besinlerden hoşlanırken, öbürleri için sıhhat sıkıntılarına neden olabilir. Bu da bizi şu soruya getiriyor: Neden Glutensiz Beslenmeli? Kimi insanlarda bedenin gluteni tolere edemediği bir durum olan çölyak hastalığı vardır. Başkalarında ise glüten hassasiyeti vardır ve bu bireyler glüten yemedikleri vakit kendilerini daha güzel hissederler.
Şimdi, Glutensiz un çeşitlerine bir bakalım. Glutensiz unlar, her biri kendine has tat ve dokuya sahip çeşitli çeşitlerdir. Bunlardan birincisi badem unudur.
Badem unu, buğday ununa çok istikametli ve besleyici bir alternatiftir. Bademlerin kabuklarını çıkarmak için kaynar suda haşlanması, akabinde öğütülmesi ve elenerek ince bir un haline getirilmesiyle yapılır. Badem unu besinlerle doludur. Protein ve tekli doymamış yağla, lif ve E vitamini, manganez ve magnezyum üzere vitamin ve mineraller bakımından zengindir. Besin profili nedeniyle, badem unu çoklukla sağlıklı bir takviye için pişirme tanımlarında kullanılır.
Hindistan cevizi unu, hindistan cevizinin posasından elde edilen yumuşak ve hafif bir undur.
Hindistan cevizi unu, glütensiz ve düşük karbonhidratlı pişirme için tanınan bir seçimdir. Yüksek lif ve protein içeriğiyle bilinir, bu da onu klasik buğday ununa sağlıklı bir alternatif haline getirir. Hindistan cevizi unu ayrıyeten genel sıhhat için değerli olan sağlıklı yağlar açısından da zengindir.
Hindistan cevizi ununun eşsiz bir özelliği de inanılmaz emiciliğidir. Çok fazla sıvı emebilir, bu da tariflerinizde çok fazla kullanmanıza gerek olmadığı manasına gelir. Aslında, birçok tanımda olağanda buğday unu ile kullanacağınız ölçünün yaklaşık 1/4 ila 1/3’ü gerekir. Bu nedenle, çoklukla öbür unlarla birleştirildiğini yahut kıymetli ölçüde sıvı bileşen içeren tanımlarda kullanıldığını görürsünüz.
Pirinç unu, ince öğütülmüş pirinçten yapılan bir un cinsidir. Birçok Asya ülkesinde erişteden tatlılara kadar her şeyde kullanılan temel bir bileşendir.
İki ana pirinç unu çeşidi vardır: parlatılmış beyaz pirinçten yapılan beyaz pirinç unu ve tam tahıllı kahverengi pirinçten yapılan kahverengi pirinç unu.
Beyaz pirinç unu hafif bir tada sahiptir ve pişirildiğinde hafif ve kabarıktır, bu da onu hafif hamur işleri ve kekler için eksiksiz kılar. Öte yandan, kahverengi pirinç unu biraz daha cevizimsi bir tada sahiptir ve pirinç adedinin kepek ve rüşeyminin varlığı nedeniyle daha ağırdır, bu da onu ekmek ve daha ağır hamur işleri için daha uygun hale getirir.
Sorgum unu, dünya çapında yetiştirilen ve en değerli beşinci tahıl eseridir. Sorgum unu, glutensiz pişirme ve fırınlama için eksiksiz bir seçimdir.
Sorgum ununun en kıymetli özelliklerinden biri hafif tatlı aromasıdır. Bu da onu tatlı unlu mamullerden tuzlu uygulamalara kadar bir dizi yemekte çok istikametli bir bileşen haline getirir. Fırıncılıkta çoklukla ekmek, krep, kek ve kurabiyelerde kullanılır.
Beslenme açısından sorgum unu bir güç merkezidir. Diyet lifi ve demir oranı yüksektir ve kusursuz bir protein kaynağıdır. Sorgum ayrıyeten bedeninizin ziyanlı hür radikallerle savaşmasına yardımcı olan bileşikler olan antioksidanlar açısından da zengindir.
Sıradakı glutensin un ise kinoa unudur. Dokuz temel amino asidin tamamını sağlayan yüksek proteinli bir tahıl olan öğütülmüş kinoadan yapılır.
Kinoa unu glutensiz makarna imalinde harikadır ve protein içeriğini artırmak ve farklı bir lezzet katmak için glutensiz ekmek tanımlarında sıklıkla kullanılır. Ayrıyeten demir, lif ve magnezyum açısından da zengindir. Kinoa tam bir protein olarak bilinir, bu da bedenin kendi başına üretemediği dokuz temel amino asidin tamamını sağladığı manasına gelir. Bu, bitkisel besinler ortasında az görülen bir özelliktir ve kinoa ununu vejetaryenler, veganlar ve protein alımını artırmak isteyen herkes için bedelli bir bileşen haline getirir.
Nohut unu yüksek protein ve lif içeriğiyle bilinir, bu da onu çeşitli yemekler için sağlıklı bir seçim haline getirir. Ayrıyeten demir, magnezyum, fosfor ve B vitaminleri de dahil olmak üzere çeşitli vitamin ve minerallerle doludur.
Lezzet açısından nohut unu doğal topraksı ve cevizimsi bir tada sahiptir. Bu lezzet profili onu bilhassa tuzlu yemekler için uygun hale getirir, fakat kimi tatlı tanımlarda de işe yarayabilir. Nohut unu pişirildiğinde, yemeklerinizin genel lezzetini artırabilecek varlıklı, kızarmış bir aroma verir. Fırıncılıkta kullanıldığında nohut unu, unlu mamullere ağır ve nemli bir doku kazandırır. Çoklukla ekmek, krep ve hatta pizza hamuru yapmak için kullanılır.
Diğer bir unumuz ise yulaf unudur. Tam tahıllı yulafın ince bir toz haline getirilmesiyle elde edilen glütensiz bir öbür un cinsidir.
Beslenme açısından yulaf unu bir güç merkezidir. Diyet lifi, bilhassa de kalp sıhhatiyle irtibatlı bir cins çözünür lif olan beta-glukan bakımından yüksektir. Yulaf unu birebir vakitte düzgün bir protein kaynağıdır ve B vitaminleri, demir ve magnezyum üzere değerli vitamin ve mineraller içerir.
Yulaf ununun öne çıkan özelliklerinden biri de nem tutucu özelliğidir. Fırıncılıkta kullanıldığında, yulaf unu fırınlanmış eserlerinizin nemli ve yumuşak kalmasına yardımcı olabilir. Bu, bilhassa kuruluğun sıklıkla sorun olabildiği glutensiz fırıncılıkta yararlıdır.
Buğday unu, unlu mamullerinize yapı ve doku sağlayarak değerli bir rol oynar. Fakat glüten intoleransı yahut çölyak hastalığı olanlar ya da glütensiz bir hayat üslubunu seçenler için buğday ununu glütensiz alternatiflerle değiştirmek gereklidir. İşte bu hususta izleyeceğiniz yollar:
-
Unlarınızı Karıştırın: Glutensiz unların her biri tat, doku ve yoğunluk açısından eşsiz özelliklere sahiptir. Farklı glutensiz unları bir ortada kullanmak, buğday ununa misal biçimde daha istikrarlı bir lezzet ve doku elde etmenize yardımcı olabilir.
-
Bir Bağlayıcı Husus Ekleyin: Buğday unundaki glüten, materyallerinizi bir ortada tutmaya yardımcı olan bir bağlayıcı misyonu görür. Glutensiz unlar bundan mahrumdur, bu nedenle tanımlarınıza çoklukla ksantan sakızı yahut guar sakızı üzere bir bağlayıcı husus eklemek gerekir.
-
Sıvıyı Ayarlayın: Hindistan cevizi unu üzere kimi glutensiz unlar epeyce emicidir ve tanımınıza daha fazla sıvı eklemenizi gerektirebilir. Öte yandan, birtakım unlar daha az sıvı gerektirebilir. Bu bir deneme ve her bir un tipi için bir his edinme sıkıntısıdır.
-
Lezzete Dikkat Edin: Badem ununun cevizimsi tadından karabuğday ununun topraksı tadına kadar her glutensiz unun kendine mahsus bir tadı vardır. Ununuzu yalnızca dokusuna nazaran değil, tıpkı vakitte lezzetinin tanımınızı nasıl tamamlayacağına nazaran seçin.
-
Glutensiz Unları Güzel Saklayın: Birçok glutensiz un, bilhassa de fındık ve tam tahıllardan yapılanlar, abuk bozulabilir. Raf ömürlerini uzatmak için bu unları buzdolabında yahut dondurucuda saklayın.
Unutmayın, glutensiz unları buğday unu ile değiştirmek her vakit birebir bir değişim değildir.
Hedeflediğiniz doku ve lezzeti elde etmek için çoklukla biraz deneme yapmanız gerekir. Fakat, biraz pratik ve biraz sabırla, glüten içeren muadillerine rakip olacak lezzetli glütensiz unlu mamuller yaratabilirsiniz.
