Kadın Ve Erkek Cinselliği

Dünya üzerindeki toplumlarda kadın ve erkek cinselliği birbirinden daha farklıdır. Kadın cinsellikte aşk, sevgi, güven aramakla beraber, arzulandığını, istendiğini bilmek ister. Cinselliğe sadece haz almak olarak bakmaz. Kadının cinsel anatomisi; büyük dudaklar, klitoris, küçük dudaklar, idrar yolu çıkışı, vajina girişi dış cinsel bölge; rahim, yumurtalıklar ise iç cinsel bölgedir.

Kendi bedenini, haz ve zevk noktalarını cinsellikte neleri sevdiğini genellikle ileri yaşlarında keşfedebilir. Birçok kadın toplum ve ailenden dolayı cinselliğe ayıplar, yasaklar ya da cinsel mitler nedeni ile kendi cinsel hayatında aktif rol oynayamaz. Kendi cinsel hayatıyla ilgili bilgilere, zevk noktalarına, bedenini tanıyamadan cinsel hayatı başlar ve kimi zamanda bu şekilde son bulabilir.

Gelişmiş toplumlarda cinsellik daha rahat yaşanabilen bir eylemdir. Küçük yaştan itibaren cinsellikle ilgili bilgiler edinebilir ve ilerleyen yaşlarında cinselliği aktif olarak yaşayabilirler. Birçok toplum ve kültür de kadın için aktif cinsel hayat evlilik ile başlar. Kadının cinsellikte aktif rol alması partnerin tutumuna göre değişim gösterir.

Bir kadın yaşamı boyunca ( ergenlik, evlilik, doğum öncesi ve sonrası, menopoz dönemi gibi ) çeşitli durumlar kadının cinsel hayatını etkilemektedir. Fizyolojik durumlar dışında toplum, aile, kültür, din, psiko-sosyal durumlar kadının cinsel hayatını etkiler. Yaşanan bu gibi durumlar kişiler de çeşitli cinsel işlev bozukluklarına neden olabilir.

Cinsellik kavramı birçok kültür ve toplumda kadınlar için cinsel mit, ayıp, günah ya da mahrem şeklinde yorumlanır iken; erkeğin dünyaya gelişi itibariyle cinsel bir algı yüklenir. Erkek için doğal ve normal bir süreçtir cinsellik kavramı. Küçük yaştan itibaren bilinçaltına yaşayacağı cinsellik, erkekliğin cinsellikle ispat edileceği gibi mesajlar verilir.

Erkek bedeni cinselliğe yaklaşım ve tutumu kadına göre; fizyolojik ve anatomik olarak farklılıklar gösterir. Erkek cinsel anatomisinde; penis dış cinsel organ; testis, prostat ve sperm kanalları ise iç cinsel organdır. Dış cinsel organ penisin uzunluk, kalınlık ve şekli kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Cinsel işleyişle ya da ilişkide kadını tatmin etmede penis boyunun, kalınlığının bir önemi yoktur.

Penis erkeğin güç simgesidir. Birlikte olduğu kadına ve topluma erkekliğini, gücünü penisi ile sergiler. Haz aldığı, orgazm olduğu, üreme sağladığı, partnerine haz verdiği organıdır. Görsel ve işitsel uyaranlar erkeğin cinsel eyleme geçmesine, ereksiyon olmasına yardımcı olur. Sağlıklı bir erkek uykusu sırasında, sabah uyandığında ve gün içerisinde birçok kez ereksiyon yaşayabilir.

CİNSEL SORUNLARIN NEDENLERİ

Cinsellik, cinselliğin yaşanması; yemek yemek, uyumak, eğlenmek vb gibi doğal bir süreç olmasına rağmen birçok nedenden dolayı cinsel işlev bozuklukları yaşayabiliriz. Her kadın ya da erkek hayatının belirli bir döneminde cinsel bir sorun yaşar. Cinsel sorun olabilmesi için çifttin bu sorunu minimum üç ay ve devamında yaşıyor olması önemlidir. Bu cinsel sorunlar bazen organik nedenlerden kaynaklı olur kimi zaman da psikolojik nedenlerden dolayı yaşanabilir. Cinsel sorunların organik ya da psikolojik olduğunu anlayabilmek için ilk önce bir jinekolog ya da ürologun kontrolü sağlanmalıdır. Yaşanan cinsel sorun eğer organik kökenli değil ise bir cinsel terapist ile çalışılmaya başlanılması çiftlerin cinsel ve sosyal hayatları açısından olumlu sonuçlar ile sonlanır. Cinsel işlev bozuklarının nedenleri arasında;

*Bireyin büyüdüğü toplum, aile baskısı ve yanlış yetiştirilme, sosyo-ekonomik durum,

*Cinsellikle ilgili yanlış ve eksik bilgi, mitler, inanışlar,

*Cinsel tecrübe eksikliği,

*Ön sevişmeyi, sevişmeyi bilmemek; daha önce cinselliği deneyimlememek,

*Aşırı derece ön planda olan dini konular,

*Kadın ya da erkeğin kendi vücudunu beğenmemesi,

*Partnerini beğenmeme, sevmeme, arzulamama,

*Öz güven eksikliği, fazla çekimserlik,

*Annenin zayıf, babanın aşırı otoriter ve baskıcı olması,

*Küçük yaşta ya da daha sonrasında yaşanan cinsel istismar, ensest ilişki, travmalar,

*Eşlerin uyuşmazlığı, ilişki sırasında partnerlerden birinin aldatması,

*Performans kaygısı, yetersizlik duygusu, aşırı heyecanlanma,

*Partnere güven duymamak,

*Cinsel organlardan iğrenme, gebe kalma ve kızlık zarı ile ilgili korkular.

*Abartılı ilk gece hikayeleri, bekaret kavramının önemi,

*Bununla birlikte organik nedenlerden dolayı da cinsel sorunlar yaşanabilir. Kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, akciğer/karaciğer rahatsızlıkları için kullanılan ilaçlar; uzun süreli devam eden antidepresan ve alkol/ madde kullanımı da cinsel işlev bozukluklarına neden olabilir.

ERKEN BOŞALMA

Toplum arasında erken boşalma olarak bilinen premature ejakülasyon erkeklerin istemsiz ve kontrolsüz bir şekilde boşalmasıdır. Birçok erkeğin hayatlarının belirli dönemlerinde yaşamış olduğu cinsel işlev bozukluğudur. Erkek cinsel sorunları arasında en sık rastlanan, doktor ya da cinsel terapistte başvuru yaptıkları bir bozukluktur. Çifttin cinsel hayatını olumsuz yönde etkileyen bir bozukluktur.

Boşalmak kadın ya da erkekte bir refleks ve rahatlama hissidir. Erken boşalma ise cinsel birleşmenin hemen öncesi ya da cinsel birleşme gerçekleştikten hemen sonra yaşanan boşalmadır. Master & Johnson ve bazı araştırmacılara göre erken boşalma 2 dakika altında gerçekleşmesi gözlenmiş iken; güncel yapılan araştırmalara göre ise erkeğin boşalma sürecinden daha çok partnerin orgazma ulaşmış olması ve kontrollü boşalmayı sağlamış olmasıdır. Boşalmanın kontrolü sağlanamadığı için ne zaman gerçekleşeceği bilinemez. Bazen penis vajinan birleşmesinin hemen ardından boşalma sağlanır, bazen ön sevişme sırasında gerçekleşir. Süreçten daha çok erkeğin isteği ve kontrolü ile olması önemlidir. İstek ve kontrol dışında boşalmanın yaşanması erkeğin bunu bir problem olarak görmesine neden olabilir.

Erken boşalmanın nedenleri arasında; cinselliğin keşfedilmeye başladığı ergenlik yıllarında diğer aile bireyleri tarafından mastürbasyon yaparken ya da kendi bedenini keşfederken yakalanma, yakalandığında ise bu durumun ayıplanması, büyük tepkiler verilmesi. Boşalma eylemi kontrol edilebilen bir histir. Yetiksin bir erkek cinsel tecrübe ve deneyim kazandıkça boşalmayı kontrol altına alabilir. Fakat erkeğin yeteri kadar tecrübe, deneyim yaşamaması, yaşının genç olması, bilgi eksikliğinin olması sonucu kişide erken boşalma görülebilir. Abartılmış cinsel mitler, aşırı heyecanlanma, performans kaygısı, partnere karşı istek arzunun azalması ve organik nedenlerden kaynaklı erken boşalma yaşanabilir.

Erken boşalma cinsel terapi ile çözümlenebilecek bir cinsel sorundur. Çiftin birlikte başlayacakları tedavi planı ile olumlu sonuçlar alınır.

Kadın ve Erkek Cinselliği