Bakan Karaismailoğlu: "Muhalefet Demek ülkesine, Milletine Yapılan Yatırıma Düşmanlık Etmek Değildir Lakin Maalesef Bu Makus Siyasetlerini Teknik...

İSTANBUL (İHA) – Bakan Karaismailoğlu: “Muhalefet demek ülkesine, milletine yapılan yatırıma düşmanlık etmek değildir lakin maalesef bu berbat siyasetlerini teknik bahislere karıştırdıklarında bu türlü bir sonuç ortaya çıkıyor”

“Bizim 2053 yılına kadar yapacağımız 198 milyar dolarlık yatırımın bütün altlıkları bizde mevcut”

“198 milyar dolarlık yaparak ulusal gelire 1 trilyon dolarlık katkı sağlayacağız”

“Yaklaşık 100 tane gemi var Azak Denizi ve Kerç Boğazı bölgesinde”

“Bu savaş ortamı bütün bölümleri huzursuz ettiği üzere ulaştırma kesimini de huzursuz ediyor”

“Gürcistan’da binin üzerinde tırın beklediğini biliyorum lakin bu yoğunluktan ötürü oluyor”

“5G konusunda ortak altyapı şirketi, herkesin bir ortak hizmet aldığı bir şirket, olması planlanıyor”

“O mayınların bu kadar kısa müddette İstanbul‘un yakınlarına kadar gelmesi mümkün değil”

“Yap-işlet-devret ile yaptığımız projelerin hepsinin arkasındayız”

“Demiryolu olmazsa olmazımız”

ANKARA – Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı dahilinde 2053 yılına kadar yapılacak 198 milyar dolarlık yatırıma ait, “198 milyar dolarlık yaparak ulusal gelire 1 trilyon dolarlık katkı sağlayacağız. Yatırım ölçüsünün 5 katını ulusal gelire sağlayacağız. Üretime de 2 trilyon dolara yakın tesiri olacak 198 milyar dolarlık yatırımın. Yani yaklaşık 10 katı halde üretime katkı sağlayacağız” diye konuştu.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, alanı takip eden muhabirler ile iftarda bir ortaya geldi. Ajanslar, gazeteler ve televizyon kanalları

muhabirleri ile sohbet eden Karaismailoğlu, kendisine yöneltilen soruları cevapladı.

“Bizim 2053 yılına kadar yapacağımız 198 milyar dolarlık yatırımın bütün altlıkları bizde mevcut”

Bakan Karaismailoğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının 2053’e kadar Türkiye’de demiryolu, havayolu, denizyolu ve karayolunda atılacak adımları kapsayan Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı hakkında şu bilgileri verdi:

“Ana planlar bir ülkenin idaresi için çok değerlidir. Önümüzdeki yılları planlamak zorundasınız ve bugünün problemlerini düzgün etüt edip güzel tahlil etmek zorundasınız. Önümüzdeki yıllarda çıkacak problemleri bugünden hazırlıklı olup planlarınızı ona nazaran yapmalısınız. Bizim meselelere bugünden hazır olmamız gerekiyor. Türkiye’nin ihracat amaçları var. Bu ihracat maksatlarında bölgelerde bölgesel kalkınma atılımları var. Bunları da planlıyorsunuz bir taraftan. Bunlara ilişkin bir ulaşım entegrasyonunu yapmak zorundasınız. Biz 2053’e kadar olan bütün yatırımlarımızı bugünden planladık. Bu bir vizyon projesidir. Altlıkları vardır. Onlarca uzman hocalarımızın, üniversitelerimizin, STK’larımızın çalıştığı çok değerli bir çalışmadır. Bu 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı. Bu doğrultuda biz bütün yatırımlarımızı biz planladık. Bizim 2053 yılına kadar yapacağımız 198 milyar dolarlık yatırımın bütün altlıkları bizde mevcut.”

“198 milyar dolarlık yaparak ulusal gelire 1 trilyon dolarlık katkı sağlayacağız”

Kelam konusu altlıkların içerisinde neler barındırdığını ele alan Bakan Karaismailoğlu, altlıkları şöyle sıraladı:

“Özellikle artık bundan sonra demiryolu yüklü bir yatırım devrine giriyoruz. Şu an mevcut bulunan 13 bin 22 kilometrelik demiryolu ağımızı 2053 yılına kadar 28 bin kilometreye çıkaracağız. Şu anda 19,5 milyon olan demiryolu ile taşınan seyahat sayısını 270 milyona çıkaracağız. Bugün 38 milyon ton olan demiryolu ile taşınan yük ölçüsünü 2053 yılında 440 milyon tona çıkaracağız. Bunu 2035’te de 270 milyon tona çıkarıyoruz. Planlarımızı bu formda yaptık. Bilhassa haberleşmede 2053 vizyon planımızda değerli bir yer alıyor. Hem demiryolu tartı hem de haberleşme yüklü bir yatırım programına girmiş bulunuyoruz. Her 5 yıl için bütün kesimlerde yapacağımız işler artık aşikâr. Bunları takip edeceğiz. Şu an bulunan 28 bin 600 kilometrelik bölünmüş yol tartımızı 38 bin kilometrenin üzerine çıkaracağız 2053 yılına kadar. Otoyol ağımızda 8 bin kilometrenin üzerine çıkarıyoruz bu planlarımız dahilinde. Bunları nerede, nasıl ve ne vakit yapacağımız kalem kalem bizim 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planımızın altlıklarında mevcuttur. Bu vizyon ve plan doğrultusunda yatırımlarımızı takip ederek yapacağız. 198 milyar dolarlık yaparak ulusal gelire 1 trilyon dolarlık katkı sağlayacağız. Yatırım ölçüsünün 5 katını ulusal gelire sağlayacağız. Üretime de 2 trilyon dolara yakın tesiri olacak 198 milyar dolarlık yatırımın. Yani yaklaşık 10 katı biçimde üretime katkı sağlayacağız.”

“Tahliye edilecek 90 mürettebatın bulunduğu bölgede bulunan tahıl, Ayçiçek yağı ve demir taşıyan hayli fazla gemi var”

Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’ya müdahale ismi altında açtığı savaşın birinci günlerinden beri bölgeyi yakın takipte olduklarını belirten Bakan Karaismailoğlu, “Özellikle Ulusal Savunma Bakanlığımız ve Dışişleri Bakanlığımızın uyumunda değerli gelişmeler oluyor. Rusya’nın denetiminde olan Azak Denizi’nde olsun Kerç Boğazı’nda olsun oradaki bekleyen Türk gemileri, bilhassa Ayçiçek yağı gemileri, onlar haftalar evvel dönmüştü Türkiye’ye fakat şu anda bilhassa Ukrayna’nın Karadeniz’deki kıyısında bekleyen 22 tane gemimiz var. Bunlardan birçok Türk sahipli ancak Türk bayraklı olan da var içerisinde. Hatta bugün Ukrayna büyükelçisi de bizdeydi. Onun da istişarelerini yaptık lakin daima gündemimizde bu gemilerin oradan alınması var. Birinci başlarda 200’ün üzerinde mürettebat vardı. Onların bir kısmın tahliye ettik. Artık 90 tane daha mürettebat var fakat onlar tahliye talebinde bulunmadılar. Gemiyi terk etmek istemiyorlar. Gemilerde epey yük var. Yani tahıldan tutun ayçiçek yağına ve demire kadar var gemide. Bu müddet yaklaşık 50 güne ulaştı” diye konuştu.

“Yaklaşık 100 tane gemi var Azak Denizi ve Kerç Boğazı bölgesinde”

Gemi sahiplerinin de huzursuz olduğunu lisana getiren Karaismailoğlu, Deniz Arama Kurtarma Merkezi’nden daima olarak mürettebatlar ile bağlantı halinde olduklarını tabir etti. Karaismailoğlu, “Bir gelişme olacak diye ümitle bekliyoruz. Hem Rusya tarafı hem de Ukrayna tarafı ile görüşmelerimiz devam ediyor. Doğal Türkiye’nin dışında öbür ülkelerin de gemileri var. Yaklaşık 100 tane gemi var bu bölgede. Bir an evvel bunların kurtarılması lazım” dedi.

“Bu savaş ortamı bütün dalları huzursuz ettiği üzere ulaştırma dalını de huzursuz ediyor”

Rusya’nın Ukrayna’ya savaş açmasından havacılık dalının de etkilendiğini belirten Karaismailoğlu, “Şu anda Ukrayna’nın hava alanı kapalı olduğu için Ukrayna ile hiçbir halde hava ulaşımı yok. Bu savaş ortamı olmasaydı Ukrayna’dan da önemli bir halde turist bekliyorduk lakin tekrar Rusya tarafından da planlandığı kadar olmasa da değerli bir turistin gelmesi konusunda bakanlıklar nezdinde çalışmalar yapılıyor. Rusya tarafında bu bağlamda bir hareketlilik var fakat eskisi kadar değil. Bu savaş ortamı bütün bölümleri huzursuz ettiği üzere ulaştırma kesimini de huzursuz ediyor. Temennimiz bir an evvel bu savaşın bitmesi” tabirlerini kullandı.

“Gürcistan’da binin üzerinde tırın beklediğini biliyorum ancak bu yoğunluktan ötürü oluyor”

Gürcistan’da tırların sıraya girmesi hakkında bakanlığın aldığı tedbirlerin sorulması üzerine Bakan Karaismailoğlu, “Özellikle denizyolundaki aksaklıklar, denizden taşınan yüklerin karayolu ile taşınması mümkün değil hiçbir formda. Zira bir gemi büyüklüğüne nazaran değişiyor lakin 5 bin tane kamyonun taşıdığı yükü taşıyabiliyor. O yüzden az da olsa olağan ki denizdeki olmayan faaliyet karayoluna yansımış oldu. Bu yüzden oradaki talep fazla olunca orada da birikmeler başladı. Onu da daima Gürcistan tarafı ile görüşüyoruz. Hatta arkadaşlarımız yarın Gürcistan’a gidiyorlar. O tarafla da konuşup oradaki trafiği hızlandırma konusunda gayretlerimiz var. Ayriyeten bizim ihracattaki fevkalade artıştan ötürü kapımızda yoğunluk vardı. Üstüne bu deniz ticareti aksadığı için bu da karayoluna tekrar bir yük bindi. Hepsini takip ediyoruz. Binin üzerinde tırın beklediğini biliyorum fakat bu yoğunluktan ötürü oluyor. İşte bunu nasıl hızlandırabiliriz diye arkadaşlarımız yarın Gürcistan’a gidecek” diye konuştu.

“5G konusunda ortak altyapı şirketi, herkesin bir ortak hizmet aldığı bir şirket, olması planlanıyor”

Fiber altyapı ve ortak altyapı şirketlerinin kurulması bahislerinin gündemlerinde iki kıymetli başlık olduğuna dikkati çeken Bakan Karaismailoğlu, “Özellikle Türk Telekom’daki pay yapısının değişmesinden sonra bu daha da kolaylaştı. Gayemiz ortak bir altyapı şirketi ve mobili birbirinden ayırıp bizim fiber altyapı ağımızı mümkün olduğu kadar genişletmek. 5G konusunda önemli çalışmalarımız var. Yerli ve ulusal 5G çalışmalarımız tekrar süratli bir halde devam ediyor. Siz de biliyorsunuz ki 5G dünya da hala tartışılmaya devam ediyor. O yüzden biz hem bir taraftan yerli ve ulusal 5G şebekesi kurmak için ağır bir gayret sarf ediyoruz hem de dünyadaki gelişmeleri takip ediyoruz. 5G bittiğinde tahminen aboneler bunu hissedemeyecek lakin bilhassa endüstride ve medikalde 5G’nin yararı olacaktır. Bu da önemli bir altyapı gerektiriyor. Vakti geldiğinde yerli ve ulusal 5G olarak değerli yatırımlara imza atacağız. Ortak altyapı şirketi, herkesin bir ortak hizmet aldığı bir şirket, olması planlanıyor” değerlendirmesini yaptı.

“O mayınların bu kadar kısa müddette İstanbul‘un yakınlarına kadar gelmesi mümkün değil”

Karadeniz’deki mayınlar konusunu ele alan Bakan Karaismailoğlu, mayınlar hakkında hem Rusya’nın hem de Ukrayna’nın farklı şeyler söylediğini belirterek, “O mayınların bu kadar kısa müddette İstanbul‘un yakınlarına kadar gelmesi mümkün değil. Zira Ukrayna’daki mayınların özgür bırakılması bize de biraz garip geliyor. O yüzden daima mayın tarama gemileri dolaşıyor. Hem havadan hem de kadar gözlüyoruz. Natürel bu da bir telaş oluşturuyor. O yüzden en riskli bölge olarak gözüküyor o taraflar. Sonuçta oradaki ticareti etkileyen bir faktör bu. Bu savaş ortamından ötürü kimi belirsizlikler var. İnşallah savaşın bitişi ile birlikte bunlar kısa müddette ortadan kalkacak” diye konuştu.

“Yap-işlet-devret ile yaptığımız projelerin hepsinin arkasındayız”

Konuşmalarında sık sık yer verdiği ve muhalefet partilerine mensup siyasetçiler tarafından da sıklıkla üzerinde durulan yap-işlet-devret modelini ele alan Karaismailoğlu, “Bugüne kadar 170 milyar dolarlık bir yatırım yapmıştık. Bunun 37,5 milyar doları yap-işlet-devlet olarak yani kamu özel iş birliği olarak yaptık. Bu da üç dalda yapıldı. Karayolu, havayolu ve denizde. Yani 38 proje, 37,5 milyar dolarlık bir yatırım gücü. Bu da 37,5 milyar dolarlık bir ek bir finans kaynağı oluşturulması demek. Genel bütçenin dışında 37,5 milyar dolarlık bir bütçe stokunu bu formda eritmiş olduk. Yaptığımız projelerin hepsinin gerisindeyiz. Maalesef bu türlü teknik bahisler berbat siyasete alet ediliyor lakin biz proje proje, bu projelerin yarar ve maliyet tahlillerini yapıp, tesir tahlillerini yaptığımızda bu projelerin her tarafı ile çok yararlı olduğunu görüyoruz” dedi.

“Demiryolu olmazsa olmazımız”

Demiryolu yatırımlarında gelinen nokta ve hayata geçirilecek projelerin ayrıntısının sorulması üzerine Bakan Karaismailoğlu, şunları söyledi:

“Biliyorsunuz Bakü-Tiflis-Kars sınırının yapılması ve Marmaray’ın yapılması ile Pekin’den Londra’ya kadar kesintisiz akım sağlamıştık. Burada da Kuzey koridora alternatif bir ekonomik bir koridor ortaya çıktı. O yüzden buranın geliştirilmesi için çok kıymetli çalışmalarımız var. Bilhassa bu savaş vakti dışında yıllık 5 bin blok trenin oradan seyahat ettiğini biliyoruz. Biz o 5 bin blok trenden yüzde 30 hisse almak için çalışmalar yürütüyoruz. Bir de bu savaş ortamından sonra orta koridorun ehemmiyeti çok çok daha açığa çıktı. Orada da altyapı eksiklikleri var natürel ki. Ancak mevcut çizgimizi tam kapasite ile kullanmaya çalışıyoruz. O yüzden bizim Divriği-Kars ortasında değerli bir kapasiteyi üç katına çıkaracak yeni bir ihale çalışmamız var. Onun yanı sıra 2053 vizyonunda bizim Kars’a kadar trenlerimiz gidecek. Oradaki o sınırı da kullanacağız hem süratli tren olarak hem de yük çizgisi olarak kullanacağız. Öbür taraftan Nahçivan üzerinden de başka bir koridor çalışmamız var. Orada tekrar Ermenistan-Azerbaycan ortasındaki Zengüzar koridorundaki bu demiryolu ve otoyolu ile ilgili de onların görüşmeleri devam ediyor. Nahçivan üzerinden alternatif bir koridor sağlamış olacağız. Bilhassa geçen yıla oranla yüzde 30’a yakın artmalar oldu. Lakin bu savaş ortamından o artışın süratlice devam edeceğini düşünüyoruz. Demiryolu olmazsa olmazımız. Alışılmış karayolu bir gereksinim lakin demiryolu bilhassa bu emisyon azalımları hem de yükteki artışlar sonucunda demiryolu ve denizyolu bir halde birleşiyor.”

Bakan Karaismailoğlu, bu yıl sonu ya da 2023 başında Ankara-Sivas YHT çizgisini devreye alacakları bilgisini hatırlattı.

“İstanbul Boğazı’nın İstanbullulara ve Türkiye’ye kalması için bir çalışma yapılması gerekiyor”

Kanal İstanbul projesinin son durumu sorulması üzerine öncelikle neden gerekli olduğuna dair bilgilendirme yapan Karaismailoğlu, şöyle devam etti:

“Biz şayet bir devletsek sonuçta önümüzdeki yıllarda hem bugünün sıkıntılarına gereksinim arayacağız hem de önümüzdeki yıllarda oluşabilecek problemleri da bugünden tahliller üretmemiz lazım. Bizim Ulaştırma ve Lojistik Ana Planımızın aslında emeli bu. O yüzden mesela 1970’lerde birinci boğaz köprüsü yapıldığında Türkiye’ye ve İstanbul’a yetiyordu. Ancak ne oldu? Gelişen müddet içerisinde o hareketliliğin ve ticaretin artması birinci boğaz köprüsü yetmemeye başladı. İkinci boğaz köprüsü yapıldı. Şu anda birinci boğaz köprüsünden iki yüz bin araç geçiyor. 220 bin araç da Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçiyor. Onlar da yetmiyor Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Avrasya Tüneli, Marmaray hepsi geldi. Bugün İstanbul Boğazı da tıpkı biçimde. Yıllık 40 bine yakın bir gemi trafiği var İstanbul Boğazı’ndan. Haftalarca Marmaray Denizi’nde bekleyen gemiler var. Bu ticaretin sağlanması, o bekleme müddetlerinin azaltılması için alternatif suyolu üretmek gerekiyordu. Ayrıyeten bu trafikten ötürü İstanbul Boğazı’nda geçmişte yaşanmış çok kıymetli kazalar var. Bu risklerin ortadan kaldırılması ve oradaki trafiğin azaltılması, İstanbul Boğazı’nın İstanbullulara ve Türkiye’ye kalması için bir çalışma yapılması gerekiyor.”

“Şu an günler bekleyen gemiler haftalar beklemek zorunda kalacak”

Kanal İstanbul’un büsbütün gereksinimden doğduğunu söyleyen Karaismailoğlu, “Bugün 40 bin gemi lakin 2050’ye geldiğimizde 78 bin geminin bu İstanbul Boğazı’ndan geçmesi mümkün değil. O yüzden bu lojistik koridorlara taraf verebilmek, bu lojistik ticareti hızlandırmak için Kanal İstanbul’u projelendirdik. Şu an günler bekleyen gemiler haftalar beklemek zorunda kalacak. Bu ay 12 milyar ton ticaret hacminin nasıl 25 milyar tona çıkması bekleniyorsa 2030’da, tıpkı halde 90 milyar tona çıkacak 2050 yılında. Siz bunu bugün yapmazsanız yarın yapacaksınız. Zira bu gemileri Marmara Denizi de taşıyamaz artık. Oradaki kirliliğin, oradaki geminin beklediği anda bile günde 100 litre yakıt yakarak egzoz emisyonunu artırıyor. Ayrıyeten bu lojistik maliyette bekleme müddetleri de çok önemli bir girdi. Bu maliyetleri vermemek için Kanal İstanbul’u kullanacaklar” dedi.

“Ben İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde de 24 yıl çalıştım, en son bürokrat olarak da en üst düzeyde birisi olarak ve İstanbul’un tamamını planlamış ve ulaşım altyapısını çok âlâ bilen birisi olarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanı’yım.”

Bakan Karaismailoğlu, 2024 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamına aday olup olmayacağı savlarına ait, “Ben şu anda Ulaştırma Bakanı’yım. Allah bize nasip etmiş bu türlü bir vazifesi. Ben İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde de 24 yıl çalıştım. En son bürokrat olarak da en üst düzeyde birisi olarak ve İstanbul’un tamamını planlamış ve ulaşım altyapısını çok düzgün bilen birisi olarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığında artık bütün Türkiye’ye hizmet etme vazifesi verildi. Onun kutsallığını ve onun fırsatını bulduğum için ülkemi hizmet etmek için canla başla çalışıyorum. İstanbul’da da çok önemli işlerimiz var. İstanbul’daki işlerimizi bir an evvel bitirmek ve İstanbulluların hizmetine sunmak için çok büyük gayret sarf ediyoruz” diye konuştu.

“Rize-Artvin Havalimanı’nı mayıs ayı içerisinde açmayı planlıyoruz”

Bakan Karaismailoğlu, son bir ay içerisinde Çanakkale Köprüsü, Tokat Havalimanı açarak Antalya Havalimanı’ndaki yap-işlet-devret projesinin 2 milyar 138 milyon avroluk gelirini hazine kazandırdıklarını hatırlatarak, “Peşinden Malatya’ya gittik çevreyolu açtık. Çok dinamik bir yapı var. Çok büyük gelişmeler var ülkemizde. Hepsi; büyük, güçlü Türkiye’nin ayak sesi. Rize-Artvin Havalimanı da çok değer verdiğimiz projelerden bir tanesi. Aslında üstyapı prestijiyle işler toparlandı. Artık ince işler yapılıyor. Yol kontakları yapılıyor. mayıs ayı içerisinde açmayı planlıyoruz” dedi.

“Muhalefet demek ülkesine, milletine yapılan yatırıma düşmanlık etmek değildir fakat maalesef bu makus siyasetlerini teknik mevzulara karıştırdıklarında bu türlü bir sonuç ortaya çıkıyor”

Bir muhabirin “Her konuşmanızda yap-işlet-devret modelinin hazineye ve bütçeye yararından bahsediyorsunuz. Lakin, muhalefet partisi önderleri her fırsatta yap işlet devret modelinin yetersiz olduğunu lisana getirerek hazine ziyan verdiği konusunda tezlerde bulunuyor. Bu savların daima lisana gelmesindeki sebep nedir? Modellerin gereğince şeffaf olduğunu düşünüyor musunuz? Şayet şeffafsa bu savlar neden ortaya atılıyor?” sorusu yöneltmesi üzerine Karaismailoğlu, şunları söyledi:

Bakan Karaismailoğlu, konuşmasının ve soruları cevaplamasının akabinde alan muhabirleri ile toplu fotoğraf çektirdi. Akabinde Bakan Karaismailoğlu, CNN Türk muhabiri Gülşen Coşkun’un doğum günü için sürpriz yaptı.