Memleket Partili Usluer: 80 bin doktor gereksinimi var

Tabiplerin 14 Mart Tıp Bayramı’nda grevde olduğunu söz eden Usluer, “Bugün TTB öncülüğünde tabipler ‘Hakkımız Olanı Alacağız!’ başlığı ile 14-15 Mart yani Pazartesi-Salı günleri ‘Büyük Grev’ aktifliği yapıyor. Doktorlar; bu grev emeğimize, geleceğimize, halkın sıhhat hakkına sahip çıktığımızı gösteren bir ikaz grevi olduğunu söylüyor. Bu hareketin haklılığı, legalliği hiçbir tartışmaya yer vermeyecek kadar açıktır” dedi.

Göz Atın

Buscopan Nedir Ne İşe Yarar?

Piyeloseptyl Kullananlar Yorumları (İdrar Söktürür Mü)

“Cumhurbaşkanı hekimlerin açlık-yoksulluk hududu ortasında fiyatlarla çalıştırıldığını şahsen itiraf etmiş oldu”

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta doktorlar için ‘Giderlerse gitsinler’ kelamlarına de reaksiyon gösteren Usluer, “Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı çiftçiler ve sanatkarlardan sonra hekimlere da tehdit ve hakaretler yağdırdı. Daha evvel eserinin parasını alamadığından, dayanakların yetersiz olduğundan yakınan çiftçiye ‘ananı da al git’ demişti. Sanatkarlara, şiirlere, müzik kelamlarına tahammülsüzlüğünü de ‘biz o lisanları kopartırız’ diyerek göstermişti. Bu kez gaye tabipler oldu.

Artık gaye gösterme, hakaret ve tehdit etme iktidarın sıradan zihniyeti ve siyaseti haline geldi. Erdoğan hekimlerin yurtdışına gitmesini ya da özel hastanelere geçmesini büsbütün nakdî nedenlere endeksleme gayretine girişirken, hekimlerin 8-9 bin lira maaş aldığını söyledi. Açlık sonunun yaklaşık 5 bin lira, yoksulluk sonunun yaklaşık 15 bin olarak hesaplandığı Türkiye’de; hekimlerin açlık-yoksulluk hududu ortasında fiyatlarla çalıştırıldığını şahsen itiraf etmiş oldu” formunda konuştu.

Erdoğan’ın doktorlar için; “Ülkeyi terk edeceklermiş! İstediğiniz yere gidin. Biz yeni mezun doktorlarla yolumuza devam ederiz. Yurt dışından tabip getiririz” kelamlarını de pahalandıran Usler, Türkiye’de 500 bireye bir tabip düştüğünü söyledi. Usluer şunları söyledi:

“Türkiye uzman hekim maaşında 28 ülke içinde 23. sırada”

“Türkiye’de hekim sayısı 165 bin 363. Her 500 şahsa bir hekim düşüyor. OECD ortalamasına nazaran bu sayı 341. Oransal olarak bakacak olursak Türkiye’de her bin bireye düşen tabip sayısı 1.9. Bu oran AB ülkelerinde 5.3, OECD ortalaması ise 3.2. Türkiye’nin OECD ortalamasını tutturabilmesi için 80 bin tabip muhtaçlığı var. Salgın sürecinde son 20 ayda 9 bin doktor istifa etti, 3 bin doktor emekliye ayrıldı.

Genç yeni mezun tabipler ise güç çalışma şartları, düşük fiyat, şiddet nedeniyle yurtdışına çıkış yolları arıyorlar. Türkiye sıhhat bölümüne ulusal gelirden en az hisse ayıran ülke yüzde 4,4. OECD ülkelerinde bu oran yüzde 10’un üzerinde. Türkiye uzman hekim maaşında 28 ülke içinde 23. sırada. Doktorlar; iş garantisi, ömür garantisi istiyorlar. Doktorlar bir hastaya 5 dakika yetmez, diyerek itiraz ediyorlar. ‘Bir yere gitmiyoruz. Mesleğimizi yapmaya devam edeceğiz, Onurlu uğraşımızı sürdüreceğiz’ diyorlar.”

“Merkezi Doktor Randevu Sistemi tıkanıyor, işlemiyor!”

AKP’nin her alanda olduğu üzere sıhhati da ticarileştirdiğini ve yandaş müteahhitlere, özel hastane zincirlerine ve işverenlerine servet aktarma aracına dönüştürdüğünü belirten Usluer, “Sağlık sistemini kent dışına inşa ettirilen lüks binalardan ibaret gören iktidar zihniyeti, 5 dakikada bir hastanın muayene edilemeyeceğini, teşhis ve tedavi uygulanamayacağını, tetkikler vs. nedeniyle o hastanın en az 4-5 defa daha 5 dakikalık randevular almak zorunda kalacağını öngöremiyor.

Kelamda kusursuz sıhhat sistemi diye övündükleri Merkezi Doktor Randevu Sistemi tıkanıyor, işlemiyor!” tabirlerini kullandı.