Burun estetiği yaptırmak isteyenlerin yaş ortalaması düştü

10 Şubat 2022, 06:42 yayınlandı

A+
A-

Paylaş

ESKİŞEHİR (İHA) – Burun estetiği yaptırmak isteyenlerin yaş ortalaması düştü

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Elif Dinçer:

“Rinoplasti ameliyatı ile hem estetik hem sıhhat sıkıntıları çözülüyor”

ESKİŞEHİR – Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Elif Dinçer, halk ortasında burun estetiği ameliyatı olarak bilinen rinoplastiye olan talebin son vakitlerde çok arttığını belirterek “Rinoplasti taleplerinde yaş ortalaması düştü, fakat bu ameliyatı yapabilmemiz için bayanlarda 17, erkeklerde 18 yaş yaş alt hududumuz var” dedi.

Burnunun halinden mutlu olmayan yahut nefes alma sorunu çeken hastalarda uygulanan bir burun estetik ameliyatı olan rinoplasti ile hem burnun dış yapısı hem de içindeki sorunlar düzeltiliyor. Son vakitlerde bu ameliyata olan talebin hayli arttığını lisana getiren Acıbadem Eskişehir Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Elif Dinçer, uygulamada yaş hududu olduğunu belirtti. Kemik ve kıkırdak yapının büyümeye devam etmesinden ötürü bayanlarda 17 ve erkeklerde 18 yaşından evvel bu ameliyatın yapılmaması gerektiğini vurgulayan Dr. Dinçer, ameliyat sonrası süreçler hakkında da detaylı bilgi verdi.

Hem estetik hem sıhhat sıkıntıları çözülüyor

Rinoplasti ameliyatının, burnun yapısının yine şekillendirildiği bir ameliyat olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Elif Dinçer, bu operasyon ile birebir vakitte nefes alma sorununun de düzeltildiğini kaydetti. Dr. Dinçer, “Burun ameliyatı nedeniyle başvuran hastalar çoklukla aşırı büyük burun, kemerli burun, burun ucu düşüklüğü, burun ucunun çok geniş olması, burnun asimetrik olması üzere durumlardan yakınıyor. Bununla bir arada burundan nefes alma zahmeti yaşayanlarla da yüksek oranda karşılaşmaktayız. Bu ameliyat ile hem burnun dış kısmını düzeltebiliyoruz hem de içerideki anatomik sorunları çözerek hastanın daha rahat nefes almasını sağlayabiliyoruz” dedi.

Rinoplasti talebi arttı, yaş ortalaması düştü

Son vakitlerde rinoplasti talebinin çok arttığını, yaş ortalamasının da düştüğünü vurgulayan Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Elif Dinçer, bu ameliyatın muhakkak bir yaşın altındakilere yapılmadığını vurguladı. Dr. Dinçer, yaş sınırlamaları ve nedenleri hakkında şunları söyledi:

“Kadınlarda 17, erkeklerde de 18 yaşından sonra rinoplastiyi uygulamaktayız. Zira bedenimizdeki büyüme hormonlarının tesiriyle, yüz kemiklerimiz, yanak bölgesi, alın bölgesi, çenenin gelişimi devam ediyor. Erken periyotta burun, kemik ve kıkırdak bölgesine yapacağımız bir müdahale sonrasında bu bölgenin gelişimi duruyor. Bu tahminen bayanlarda çok büyük bir sorun oluşturmaz, lakin erkeklerde yüz kemiklerinin gelişmesiyle büyük bir yüz üzerinde küçük bir burun bizim istemediğimiz bir manzara. Bu nedenle bilhassa erkeklerde yaş sonuna çok dikkat etmekteyiz.”

Ameliyat sonrası süreçleri anlattı

Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gereken ögeler hakkında konuşan Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Elif Dinçer, operasyon sonrasında burnun üzerinde ince bantlar, ‘plastikten termal alçı’ denilen bir alçı ve burnun içerisinde de plastik tamponlar olduğunu, bunları yaklaşık bir hafta tuttuklarını belirtti. Ameliyattan sonra yüzde morluklar, şişlik ve hafif ödem görülebildiğini anlatan Dr. Dinçer, kelamlarına şöyle devam etti:

“Bu morluğu ve şişliği en aza indirmek için 48 saat soğuk uygulama önermekteyiz. Ödemin azalması için de hastanın başını, göğsünden daha yüksekte olacak biçimde 45 derece açıyla tutmasını istiyoruz. Bunun için birkaç yastığı üst üste koyabilirler. Ameliyattan sonra 48 saat kadar burundan pembe renkli, kanlı akıntılar gelmesi doğal bir durumdur bunu engellemek için çok sıkmayacak halde burnun ucuna gazlı bezden yapılmış bir ped konulabilir. Bunun haricinde bizim verdiğimiz antibiyotik ve ağrı kesicilerin tertipli biçimde uygulanması gerekiyor. Bu devirde rinoplastide burnun kemikleri yine şekillendirildiği için hastamızın yan yatmasını istemiyoruz, yüzükoyun yatmasını katiyetle önermiyoruz. Ayrıyeten burnun darbelere karşı korunması da kıymetli. Ağır spor, aerobik üzere sporsal faaliyetlerinden yaklaşık bir, bir buçuk ay uzak durulması gerekiyor. Bunun dışında kişi olağan hayatına süratli bir halde, bir hafta 10 gün içerisinde dönebilir.